3 Mart 2014 Pazartesi

HAZRET-İ PİR MEVLANA CELALEDDİN RUMİ 18 BEYİT DİNLE KİTABINI OKUDUM

Yazar: M.FATİH ÇITLAK

Sayfa Sayısı: 140

Baskı Yılı: 2010




Mevlana Celaleddin ruminin eseri mesneviyi okuduktan sonra bu eser onun yanında çok daha sade bir dille yazılmış... O sebepten daha çok akıcı şekilde ilerledi...

Kitabın ismindende anlaşıldığı üzere Mevlana Celalettin Ruminin ilk 18 eserini ele almış önce beytini yazıyor sonrada onun açıklamasını çok samimi bir usluple okurlarına aktarıyor...

Mesneviden bu ilk 18 beyit adeta mesnevini kalbi gibi yani Kuran'ı Kerimdeki 'Fatiha Şerif'' gibi görüryorlar.

Bu 18 beyit ayrıca bizzat Mevlana Celaleddin Rumi kendisi kaleme almıştır...

Kitabın arka kapağında yazanlar ise, Hazret-i Pir Mevlana Celaleddin Rumi'nin muhteşem eseri Mesnev-i Manevi, asırlardır 'mürşit kitap' özelliğini sürdürmektedir...

Hazreti Pir, bu eseri göz bebeği ve can halifesi Şeyh Hüsameddin Efendiye söylemiş, o da yazmıştır. Ancak ilk 18 beyti bizzat kendisi kaleme almış ve bu beyitleri Mesnevi'nin kapısı ve manalarını açan anahtar olmuştur.

İlk 18 beyit hakkında yüzlerce şerh yazılmış, birçok sufi tarafından bu beyitlere dikkat çekilmiştir. Elinizdeki kitapta, evvelce yapılan açıklamaların yanında beyitlerin peşi sıra gelen hitabı üslubun yankısını duyacaksınız.

18 Beyit Dinle ruhlara nüfus eden bir mesnevi şerhi, yüreklerde yakalayan bir sesleniş...

Ben kitabı sıkılmadan okudum, ama kitabın içinde bazı tasnif etmediğim bölümler vardı mesela kitabın sonunda yazan bir beyiti aynen buraya yazıyorum... '' Bu sözler ne falcılık, nede kehanettir, nede öyle gelişi güzel söylenmiş sözlerdir. Akıldan ve nailden, kişiyi gideceği hedefinden uzak kılan sözler değildir. Adeta Hakk Teala'nın vahyidir ve o vahyin bereketiyle, tefsiriyle ortaya çıkmıştır. Kim için söylendi, hangi sırla dile geldi ve bu mananın gerçek talibi kimdir? İşte bunu muhakkak ki en doğru şekilde bilen Allah'u Teala'dır...''

Yukarıda da yazdığı gibi sanki bu beyitleri ona haşa Allah vahiy etmiş gibi görmesi vede göstermesi beni açıkçası biraz rahatsız etti...

Ama insanların ruhuna hitap eden çok güzel sözleri var orası kesin.

Mesela kitaptan yine bir bölümde Selam hem aşiye verilir hem de cahilere, Aşinaya selam onunla kelam etmeye başlamak içindir. Cahillere verilen selam ise Allah'tan temenni makamında onların şerrinden emin olmak yahut onlarla karşılaştığında fazla kelam etmemek uzaklaşmak için verilir..

Şeklinde cahiller bizi anlamaz bizim sözümüz bizi anlayana şeklinde hitaplarıda var...

Mevlana Celattin Rumi kendisini ney gibi görüyor gurbette yaşayan, hasretlik çeken asıl aradığı şeyi bulamayan tıpki ney gibi oda kamışlıkta hiç bir şeyken kesiliyor sonrada ateşte yanıyor sonra güneşin alnında günlerce kurutuluyor sonra 3 delik deliniyor... Ve kamışlikta hiçbirşeyken o kadar çok mezaketten vede acıdan geçince gönüllere hitap eden kıymetli bir alet oluyor... Tıbki benim gibi ben onca acıdan vede sınamadan geçmese idim şimdi bu şekilde bu mertebede olmazdım diyor hatta bir sözü ilede hayatını özetliyor... '' Hamdım, piştim, yandım '' şeklinde de...

Okumayanlar vede mesneviye merak salmışların okumasını tavsiye ederim...

Hoşça kalın...

4 yorum:

  1. CANIM BENİM NASILSIN RABBİM ŞEFEATLERİNE NAİL EYLESİN:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkürler canım iyiym :) Allah Peygamber efendimizin şefaatine nail etsin bizleri...

      Sil
  2. Selamlar, kitaptaki dikkatinizi çeken hususlar benimde dikkatimi çekmişti, araştırmalarım sonucunda bulduklarımı sizle de paylaşmak isterim:
    https://www.youtube.com/watch?v=akX0K11jKaw
    https://www.youtube.com/watch?v=zFGDXszJJBo
    https://www.youtube.com/watch?v=0sREC6d1IuA

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. a.s çok teşekkür ederim şimdi sizin verdiğiniz adreslere bakacağım...

      Sil