30 Kasım 2013 Cumartesi

Hızlı Ve Öfkeli 6 Filmini izledim

Bu filmi aslında izleyeli bayağı zaman oldu ama ancak paylaşabiliyorum... aslına bakarsanız şimdi, notlarıma baktım da bayağı bir paylaşacağım film birikmiş onları sizlerle tek tek paylaşmam gerekiyor, ama gelgelelim ki 2 çocuklu bir blogger de ancak çocuklardan ve evden fırsat buluyor da paylaşabiliyor :) 

 Film hakkında bilgi vermeden önce şunu belirtmeliyim ki hızlı ve öfkeli serisini  eğer ki aksiyon ve gerilimden hoşlanıyorsanız kesinlikle izleyin. Çünkü her seri bir ayrı harika...

tokideki sesin izlediği, hızlı ve öfkeli 6


Filmin konusunda ise, Dom ve Brian'ın Rio soygunu oldukça kilit bir ismin çetesini çökertip, ekibe 100 milyon dolar kazandırdığından beri, paraya para demeyen kahramanlarımız dünyanın tadını çıkartıyordu. Fakat bir yandan da eve dönmek ve kaçmadan, saklanmadan yaşamak arzusu içlerini kemiriyordu. Ne kadar çok paraları olsa da, aileden ve yuvadan uzak hayat bir süre sonra zor gelir. Bu arada Hobbs dünyada 12 ülkeye yayılmış bir suç organizasyonu araştırmaya başlar. Bu örgüt her biri birer ölüm makinesi olan paralı askerlerden oluşmaktadır; ve örgütün ikinci lideriyse Dom’un öldüğünü sandığı eski aşkı Letty’den başkası değildir! Adamlarla kapışmanın tek yolu onları kendi seviyelerine yani sokaklara çekmektir.

Hobbs, Dom'a takımını Londra'da yeniden toplamasını teklif eder, karşılığındaysa haklarındaki tüm dava dosyaları ve suçlamalar düşürülüp eve geri dönmeyi, ailelerine kavuşmayı vaat eder. Dom ise hemi özgürlük düşüncesi cazip geldiği için üstüne üstelik sevgilisini de tekrar görmek arzusu sayesinde teklifi kabul edip arkadaşlarını tekrar bir araya getirip bir grup oluşturup, o örgütü çökertmek için karşılarına çıkarlar... Veee asıl aksiyon ve heyecan bu sahneden sonra başlar. İsterseniz daha fazla anlatmayayım da sizlerde izleyin de o aksiyonu bizzat yaşayın...

Bu arada bu filmin bitişinden de anlaşıldığı üzere bir başka serisi daha çıkacak, ben o seride ne olacak nasıl bir aksiyon ile karşılaşacağız merak etmekteyim :) o sebepten hızlı ve öfkeli 7 filminin vizyona girmesini merakla beklemekteyim...

Hızlı ve öfkeli Tokyo yarışı filmi hakkındaki yazım için tık tık

Hoşça kalın.


29 Kasım 2013 Cuma

KÜNEFE TARİFİM

Künefeeee, benim en çok sevdiğim tatlı :) ben bu tatlıya bayılıyorum, öyle çok yedim ki artık iyi bir künefe nasıl olur damak tadı ile anlayabiliyorum...  O sebepten bu zamana kadar o kadar çok künefe denemem oldu ki anlatamam, ilk denemem henüz liseye gittiğim senelerde yapmıştım ama tabi ki sonuç pek iç açıcı olmadığı için hevesim kırılmıştı. Ama künefe sevgim bir müddet sonra tekrar deneme istediği oluşturuyor, sonra tekrar deniyordum :) Zamanla künefelerim ilk yaptıklarımdan biraz daha iyi oluyordu ama yinede tam olarak istediğim tadı yakalayamıyordum... 
 Daha ki bugün yaptığım künefeyi tattıktan sonra '' budur işte'' dedim...

tokideki sesin künefe tarifi

Yapınca öyle çok yemişiz ki künefenin hepsini o gün çocuklar, eşim ve ben bitirdik :) 

Eşim Hatay'da okuduğu için oda künefeyi çok iyi biliyor, ama benim, ne kadar çok sevmem aksine o hiç sevmiyordu... Ve benim her yaptığım künefeyi benim ısrarım üzerine tadına bakıyor sonra bir daha yemiyordu... Ama bu künefeyi yine benim ısrarımla tadına bir baktı... Sonrası ise bir daha bırakamadı... :) İki dilimi tek başına kendi yedi ve bana ''aşkım senin bu künefen çok güzel olmuş'' diye güzel iltifatlarda bulundu... Ve benim ağzım kulaklarımda kendimle gurur duyarak evde dolandım durdum. :)

İsterseniz daha fazla konuyu uzatmadan sizlerle tarifini paylaşayım...

Künefe malzemeleri


  • 200 gram tel kadayıf
  • 100 gram tereyağı
  • 150 gram dil peynir

Şerbeti için ise:

  • 4 su bardağı şeker
  • 3 su bardağı su
  • 3 veya 4 damla limon suyu

tokideki sesin künefe tarifi

Künefe nasıl yapılır?

Yapılışı ise, aslında çok kolay ama biraz dikkat gerektiriyor sonra gerisi zaten geliyor... İlk olarak şerbetini yukarıdaki malzemeler ile kıvamlı bir şerbet hazırlayıp bir kenarda beklesin. Çünkü künefe sıcak, şerbet soğuk olması gerektiği için önce şerbeti yapın ki siz künefeyi yapana kadar o soğusun...

Sonra yukarıdaki resim kolajında da verdiğim sıralara göre önce bir tavaya tereyağını 1 yazdığım yerdeki gibi her yerini tereyağı ile sıvıyoruz. sonra tel kadayıfları bir tepsiye döküp elimizle küçük küçük bölüp havalandırıyoruz sonra kalan tereyağını tavada eritip kadayıfların üzerine döküp sonra elinizi yakmadan elinizle yağı tüm kadayıfa yediriyoruz. Tereyağı kadayıfın her yerini kapladıktan sonra yarısını önceden yağladığımız tavaya elimizle bastırarak yerleştiriyoruz. Eğer ki bastırırken elimize yapışıyorsa arada elinizi ıslatın ki elinize yapışmadan iyice bastırın sonra dil peyniri ince ince kesip üzerini kaplayın sonrada diğer yarısı olan kadayıfı da dil peynirin üzerini tamamen örtecek şekilde elinizle bastıra bastıra üstüne ekleyin sonra bir tencereye su doldurup hazırladığınız kadayıfın üzerine oturtup bir yarım saat bekleyin ki iyice sıkışsınlar... Sonra orta büyüklükteki ocağımızın gözüne kısık kısmını ayarlayıp tavayı çevire çevire altını istediğimiz çıtır lığa gelmesini sağlayın. Arada bir spatula yardımı ile altına bakın ki altı istediğimiz gibi kızarmış mı diye... Altı istediğimiz şekilde olduktan sonra isterseniz bir spatula ile alt üst yapın. Yok o şekilde yapamam o şekilde zor olur derseniz, o zaman bir tencere kapağı yada uygun büyüklükte bir tabağı üzerine kapatarak dikkatlice tek seferde ters çevirip, sonra tavaya kaydırarak yapabilirsiniz...

Sonra yine aynı şekilde üst kısmı yaptığınız şekilde tavayı ocakta çevire çevire alt kısmını da istediğimiz kıtırlıkta pişirin... Bu arada yine aynı şekilde arada spatula yardımı ile yine altına bakın ki sonra yanmasın :) Aynı işlemi yaptıktan sonra servis tabağına künefemizi koyup finali yaşayabiliriz... :) benim en çok sevdiğim sahne, künefe sıcak sıcak şerbet soğukken döktüğümüzde çıkan bir ses cısss diyecek :) ben o sese bitiyorum :) bence mutluluğun sesi :) 

Veee işte ev yapımı miss gibi künefeniz hazır sıcak sıcak afiyetle yiyin... :)


Hoşça kalın.

28 Kasım 2013 Perşembe

Karlar üzerinde moda

Tchibo her hafta yenilenen temaları, modayı kaliteyle bütünleştiren ürünleri ve lezzetli kahveleriyle sevdiğimiz markalardan biri.

Bir Tchibo mağazasına girdiğinizde sizi karşılayan harika bir kahve kokusu duyuyorsunuz. Ürünlere bakmak için sabırsızlansanız bile kahve standının önünden güç bela ayrılıyor ve ürünlere doğru yöneliyorsunuz. Ürünlerin hemen hemen hepsi keyifli renklerde ve tarz ürünler. Üstelik hepsi birbirinden kaliteli ve dayanıklı. Tchibo ürünlerinin kalitesi, alanında uzman kişiler tarafından çok sıkı ve acımasız testlerden geçiyor ve sadece testi geçebilenler satışa sunuluyor.

Kışlık kıyafet hastası ve kayakta da şıklığımdan ödün vermem diyenlere müjdeli bir haber; Tchibo’nun bu haftaki teması Kayak Keyfi&Kış Modası. Bu temada birbirinden şık atkılar, bereler, eldivenler, montlar, çizmeler, botlar ve daha birçokları sizi bekliyor. Üstelik şık olduğu kadar da kaliteli ve özel ürünler. Su ve kir geçirmeyen Ecorepel malzemeden kıyafetler, çığ kazalarına karşı içerisinde yerinizi bildiren RECCO reflektor bulunan montlar, COOL MAX termal içlikler...


Kayak Keyfi&Kış Modası temasındaki tüm ürünler birbirinden güzel ama içlerinden seçerek birkaçına daha geniş yer verelim. Konu kayak olunca güvenlik önemli tabii. Kapitone Kayak Montu yumuşak ve sıcak tutması yanında Recco Reflektorle de güvenliğinizi sağlıyor. Montunuzu tamamlayacak kar ve kış motifli eldiven, atkı ve bere sizi çok şık gösterecek. Kapitone Spor Çantasının dayanıklı yüzey malzemesi ve su geçirmez ecorepel özelliği de eşyalarınızı koruyacak ve sizi rahat ettirecek. Bu temanın en şık ve ilgi çekici ürünlerinden biri de Snowboard Montu. İç astar kısımlarındaki Norveç deseni ve kırmızı rengiyle bembeyaz karlar üzerinde son moda görüneceksiniz.


Kayak Keyfi&Kış Modası temasında bunlardan başka birçok ürün daha bulunuyor. Daha ayrıntılı incelemek için Tchibo.com.tr’ye tıklayıp, keşfe başlayabilirsiniz. Şöyle keyifli bir alışveriş yapıp, sonrasında da kahveyle yorgunluk atmak isteyenleri, çalışanlarının yüzünden gülümseme eksik olmayan Tchibo mağazalarına davet ediyor ve ekliyorum; yeni temalardan herkesten önce haberdar olmak için Tchibo Facebook sayfasını (https://www.facebook.com/tchiboturkiye) beğenebilirsiniz. Keyifli alışverişler!

Bir boomads advertorial içeriğidir.

27 Kasım 2013 Çarşamba

ÖPÜCÜK PELUŞLARI

Öpücük peluşlarımız, bu fikri cin fikir olan Emir buldu...  

tokideki sesin öpücük peluşları

Hasta olduğumuzda birbirimizi öpmek yasaktı... Ama benim kuzucuklarım tam bir sevgi kelebekleri olduğu için öpmeyi çok seviyorlar :) Özellikle Emirciğim bu duruma canı çok sıkılıyordu ve sürekli '' anne ne zaman iyileşeceksin ben seni öpmek istiyorum'' dedi durdu...

Sonra bir ara sanırım bir çizgi filmde görmüş olacak ki aklına pelüş oyuncaklar ile birbirimizi öpebilmemiz mümkün olabileceğini anlattı...

Ben: Nasıl olacak o?
Emir:Benim oyuncağım olan Dipçiği önce sen öp daha sonrada bende onu öpeceğim böylelikle birbirimize dokunmadan öpebilmiş olacağız... dedi :)

Bu arada sizlere paskal ve dipçiki tanıştırayım isterseniz... Yukarıdaki resimde de gördüğünüz gibi Emir'in kucağındaki tavşan peluş, dipçik. Efe'nin kucağındaki ayı peluş ise paskal... 

Eee Emir o şekilde öpme yöntemi bulur da sürekli abisini taklit eden Efe hiç durur mu oda aynı şekilde kendi oyuncağı paskal için aynı yöntemi kullanarak beni öptü :)

Şimdiki çocukların akıllarına öyle enteresan çareler geliyor ki bazen onların o kocaman yürekleri vede akıllarına şaşkınlık ile bakakalıyorum...

Allah sizleri korusun kuzularım iyi ki varsınız... :)

Emir'in diş apsesi yazımı okumak için tık tık 

Efe'nin  anne büyüyünce ben seninle evleneceğim yazısı için ise tık tık

Hoşça kalın.

25 Kasım 2013 Pazartesi

ÇANTA TASARIMI

Merhabalar arkadaşlar, haftanın ilk gününe bir dıy çalışması postu ile başlamak istiyorum...

tokideki sesin çanta tasarımı

Üstteki resimde de kombinlerin nereden olduğunu yazarken çanta için dıy demiştim ve daha sonra paylaşırım diyede belirtmiştim... İşte şimdi sıra o çantayı nasıl tasarladığımı paylaşmaya, sıra geldi. :)

tokideki sesin çanta tasarımı

Bu şekilde sıradan bir adidas çantasını evde olan siyah beyaz çizgili penye bir kumaşı silikonla çantaya yapıştırdım. Sonra yine penye tarzında bir kumaş ile kırmızı birde fiyonk koydum. Vee son olarakta eski bir çantanın askısını da kenarlarına geçirerek çok severek kullanacağım bir çanta tasarladım...

tokideki sesin çanta tasarımı

Bakınız buda çantamı takıp evden çıkarken çektiğim bir poz... :)

Diğer çanta çalışmam olan reklam çantaların değişimi postum için tık tık...

Veee yoyo gülleri ile çanta süsleme için ise tık tık...

Hoşça kalın.

22 Kasım 2013 Cuma

HİKAYE KARTLARI HAZIRLADIK...

Hayırlı cumalar arkadaşlar, okula giden çocuğu olan anneler bilir ki, çocuklar ile birlikte annelerde tekrardan 1. sınıftan başlayarak okula başlarlar :)  Yada en azından bizde durumlar öyle Emir'in ders probleminden tutunda ev ödevidir, performans ödevidir onunla birlikte bende o konuya çalışıp o ödevi yapıyorum :) Ama tabi ki oğlu şuma bilmiyormuş gibi yapıp önce onun yapmasını istiyorum.  Yoksa hazıra alışır her şeyi benden bekler öyle kolay iş yok :) demi ama...

Şimdi sizlere paylaşacağım konuda Emir'in performans ödevi olan hikaye kartları... Bu ödevde çocuk önce bir hikaye belirleyip daha sonra o hikayeyi resimler çizerek özetini hazırlayacak ve daha sonra iplerle birleştirip sınıfta panoya asılacaktı... Ödevin genel görüntüsü bu şekilde.

TOKİDEKİ SESİN HİKAYE KARTLARI

İsterseniz baştan tek tek sizlere hangi hikayenin kartını hazırladığımızı paylaşayım...

Oğlum önce hikayeler içinde bir tane hikaye seçti, daha sonra onunla birlikte hangi çizimleri yapması gerektiğini kafamızda oluşturduk daha sonra kafamızda bu hikayeyi 4 bölüme ayırıp çizmeye karar verdik.

Kartların üzerine el yazısı ile ne anlatmak istediğini de yazdı ama fotoğrafta tam net belli olmadığı için hikayeyi birde benim kalemimden Emir'in çizimlerine bakarak okuyun :)

TOKİDEKİ SESİN HİKAYE KARTLARI
Doğadaki canlılar birgün saklambaç oynamışlar. Kuşlar ebe olmuş, aslan ağacın arkasına, tavşan kayanın arkasına, papatyalar çayırların arasına, güneş ise bulutun arkasına saklanmış... Kuşlar hepsini tek tek bulmuş.



TOKİDEKİ SESİN HİKAYE KARTLARI
Güneş kuşların kendisini hemen bulmasına sinirlenip. ' banane ben kabul etmem kuşlar sayarken gözlerini kapatmadı o sebepten herkesin nereye saklandığını gördü' demiş ve çok kızmış.


TOKİDEKİ SESİN HİKAYE KARTLARI
Daha sonra küsüp oyundan çıkarak bir köşeye oturmuş ve onları izlemiş ama bir yandan da canı çok sıkılmış.

TOKİDEKİ SESİN HİKAYE KARTLARI
Kuşlar güneşin o şekilde üzgün üzgün bir köşede oturmasına çok üzülüp güneşin yanına gidip onu çağırmışlar. Güneşte bu duruma çok mutlu olmuş ve hatasını da anlamış o sebepten herkesten tek tek özür dileyerek hep birlikte oynamaya devam etmişler...
Hikayemiz ve kartlarımız bu şekilde idi... Sonuç olarak ise Emir sınıfta kartlar ile hikayeyi anlatmış. Öğretmeni Emir'in hikayeyi anlatmasını vede kartlarını çok beğendiği için panoya asmış... Oğlum mutlu... Eee o zaman daha ne isterim oğluşum mutlu olurda ben hiç mutlu olmaz mıyım tabi ki bende mutluyum :)


Çocuklar ile birlikte yaptığımız faaliyet çalışmamıza bakmak için bir tık yeter :)

Hoşça kalın. 

21 Kasım 2013 Perşembe

ANA SINIFINDA YEMEK SIRAM VE EFE'NİN DUASI...

Merhaba arkadaşlar, Efe'ciğim hepinizin bildiği üzere bu sene ana sınıfına gidiyor... Ana sınıfında öğlen yemekleri için bir liste hazırlanıp velilere dağıtılıyor ordaki yemek menüsüne göre her gün bir veli yemek yapıp geliyor...

Bu gün sıra bende idi... Aslında bu ilk değil, bu 3. gelişi ama bundan öncekileri sizlerle paylaşma fırsatım olmadığı için sürekli ertelemiştim... Ama baktım ki ertele ertele nereye kadar?... Madem kişisel bir blog yazıyorum o zaman oğlum için önemli olan bu günü bloğumda yer vermem lazım diyerek kollarımı sıvadım :)

İsterseniz ilk olarak sizlere bahsetmediğim, iki defa yaptığım yemeklerin menüsünü paylaşayım...

İlk yaptığım yemek menümde: Tarhana çorbası, kıymalı makarna, yoğurt ve 3 ekmek vardı...

İkinci yaptığım yemek menüsünde ise: Yoğurt çorbası,fırında köfte patates, salata, 3 ekmek vardı...

Bugün yaptığım yemekler ise şehriye çorbası, mantı ve salata idi...


Yukarıdaki resimde de oğluşum yemek yemeden önce tabaklarını hazırladığı anda çektiğim bir kare :)

İsterseniz daha fazla uzatmadan çektiğim videoyu yükleyeyim de sizlerde izleyin :) ... iyi seyirler :)




Bu arada bakıcı annemiz geldi artık eskisi gibi her gün yine bir veli çocukların başında olmuyor...

Bakıcı anne yokken bakıcı anne olduğum ile ilgili yazım için tık tık

Hoşça kalın.

20 Kasım 2013 Çarşamba

ÖLÜ EVİNDEN ANILARI OKUDUM

Yazar: Dostoyevski

Sayfa Sayısı:428

Baskı Yılı: 2009

Yayınevi: Star medya yayıncılık

Çeviri: Tuğrul Gezginci


tokideki sesin okuduğu kitap, ölü evinden anılar



Dünya yazarlarından olan Dostoyevsiki'yi lise yıllarımda kütüphaneden aldığım suç ve ceza kitabı ile tanımıştım ancak o zamanları o kitap bana çok karmaşık geldiği için hepsini okuyamamış yarıda bırakıp kütüphaneye tekrar vermiştim, ondan bu yana o yazarın kitaplarını okumaya pek cesaret edemedim. Daha ki bu kitabını görünceye kadar bu kitabı görünce iki nedenden dolayı almak istedim birinci nedeni kitabın ismi ilgimi çekti, açıkça söylemek gerekirse ölü evinden anılar ismi bana korku kitabı izlemini verdiği için, ikinci nedeni ise Dostoyevsiki kitabını tekrardan okumak isteme nedeninden dolayı bu kitabı alıp okumaya başladım...

Ölü evinden anılar kitabı yazarın 1862 yılında yayınlanan romanıdır. Dostoyevsiki, bu kitabında mücadelenin ve umudun hikayesini anlatıyor... Yazarın Sibirya sürgününde yaşadığı zorlukları, deneyimlerini bizlere anlatıyor. Ayrıca diğer kürek mahkumlarının da acılarını duygularını vede simalarını öyle güzel betimleme yapıyor ki insan kitabı okurken o kişileri gözünün önünde canlandırıyor.

Kitapta öyle güzel sözler vede mesajlar var ki insan kitabı okurken içinde kendindende bir şeyler buluyor. Mesela kitapta yer alan bu söz benim çok hoşuma gitti. ''Yağmuruda güneş gibi kabul etmek zorundasın. Yaşamda sabırlı olmasını da öğrenmelisin'' Ne kadar manalı vede doğru bir söz ben bu sözü çok beğendim ve sürekli aklıma getiriyorum. Bir problem yada sorun olduğu zaman kendi kendime bu sözü tekrarlayıp hayatta sabırlı olmasını öğrenmen lazım ki hayatta mutlu olmasını başarabilirsin diyorum. Sizce de doğru bir söz değil mi?..

Yani sevgili okurlar sözün özü bu kitaptan sonra Dostoyevsiki hakkındaki düşüncem vede korkum gitti şimdi her kitabını sırası ile okumak istiyorum. Eğer ki sizlerde okumadıysanız bence okuyun, sizlere tavsiyem bu kitabı okurken sakin kafa ile okuyun kafanızda bir sürü düşünceler ile okursanız kitaptan hiçbir şey anlamazsınız. Ama kitabı kendinizi vererek okursanız çok zevkli olur ve kitap sizin için su gibi akar gider...


Hoşça kalın.

19 Kasım 2013 Salı

Veet ile Hissettiğin Gibi Giyin, Modanın Kapılarını Aç!

Kadınların parlak ve pürüzsüz bir cilde sahip olmalarını sağlayan ve güzelliğine ışık tutan Veet, 80 yıllık deneyimiyle dünyanın bir numarası olarak, her yıl tüm dünyada 30 milyondan fazla kadın tarafından kullanılıyor. Türkiye'de de pürüzsüz bir cilt için kadınların vazgeçilmezi olan Veet'i her 10 kadından 9'u tercih ediyor.


Kadınların pürüzsüz ciltleriyle, istedikleri kıyafeti özgürce giyebilmeleri ve kendilerini her zaman bakımlı ve güzel hissetmelerinin ne kadar önemli olduğunu bilen Veet, onlara sunduğu pürüzsüz bir cildin yanı sıra moda ve güzellik tüyolarıyla da kadınların yanında olmayı hedefliyor.

Bu doğrultuda sosyal medya hesaplarından kadınlara özel paylaştığı moda ve stil önerileri ile çok takip edilen Veet, bu seneki kampanyasında yer alan ve Türkiye'nin en güzel kadınlarından biri olan Bade İşcil Süalp tarafından hazırlanan bakım ve stil önerilerini de kadınlara sunuyor.


Veet ve Bade İşcil Süalp tarafından hazırlanan, moda trendlerini yakından takip eden stil önerilerine ve kendini daha güzel hissettirecek bakım önerilerine hemen ulaşmak için tıkla:

facebook.com/Veetturkiye
twitter.com/veettr
instagram.com/veettr

Bir bumads advertorial içeriğidir.

18 Kasım 2013 Pazartesi

EFLATUNLU SOFRAM...

İyi akşamlar arkadaşlar, öncelikle bir önceki postumda belirttiğim sıkıntıdan dolayı benden hayır duasını eksik etmeyen kişilerden Allah razı olsun... Çok teşekkür ederim iyi ki varsınız... Allah'ın izni ile her şey hallolacak, Alah'a şükür ki hepimiz sağız vede sağlığımız yerinde... Bence en öenmlisi o gerisi boş, dedikten sonra üstümdeki ölü toprağını atmak için başlıkta da belirttiğim gibi eflatun renginde konsepte ettiğim, mutlu anlarımızda bizleri şenlendiren soframı sizlerle paylaşmak istiyorum.

tokideki sesin masa süslemesi

Bu soframdaki dana biftek tarifinide isterseniz en yakın zamanda bloğumda paylaşırım... Çünkü gerçektende çok lezzetli vede yumuşak oluyor biz ailecek çok seviyoruz ben özellikle özel günlerde menümde dana biftekte bulundururum.

tokideki sesin masa süslemesi

Sizlerinde sofrasınızda bereket ve yüzünüzde gülümseme hiç eksik olmasın...

Hoşça kalın.

farklı masa süslemesi yazım için tık tık

15 Kasım 2013 Cuma

AŞURE İKRAMI VE İÇ DÖKME....

İyi akşamlar arkadaşlar, öncelikle bu mübarek muharrem ayınızı kutlar vede sizlere aşure ikram etmek istiyorum, afiyet olsun...


Her ne kadar aşureyi ben yapmış olmasam da sizler içinde resmini çektim ki sizlere de ikram edebileyim diye... Aşureyi bir arkadaşım yaptı... Tüm komşuları evine toplayıp yasin-i şerif de okutup, herkese ikram etti. Bende kafa dağıtmak vede sevap kazanmak için gidip yasin-i şerif okuyup duasını yaptım Allah kabul etsin...


Bugün sizlere aşurenin yanıda muhabbet istersiniz diyerek ufaktanda olsa içimimdeki sıkıntıları bildirmek istiyorum. Biz bu sene muharrem ayını biraz ailecek sıkıntılı şekilde geçirdiğimiz için ben halen aşure yapamadım ama inşallah Allah'ın izni ile ailecek bu problemin üstesinden de gelip atlatacağız. Ve en yakın zamanda aileme hiçbir şey olmadan sapasağlam hayatımıza devam edeceğiz. Bunun için sizlerden dua istiyorum, dualarınıza ihtiyacım var...

En yakın zamanda Allah'ın izni ile tüm sorunlarımdan kurtulup sizlerin karşınıza tekrar dönmek ümidi ile hoşça kalın...

13 Kasım 2013 Çarşamba

Cüzdan Yenileme

Merhabalar sevgili okurlar, yine karşınızda önceden yapılmış ama sizlerle paylaşılma fırsatı olmamış bir post ile karşınızdayım... Ne mi?... Elbette kendin yap postu ile :)

İsterseniz daha fazla sözü uzatmadan direk yaptığım çalışmayı sizlerle paylaşayım.

tokideki sesin cüzdan süslemesi

Yukarıdaki resim kolejin de de gördüğünüz üzere sıradan pumanın cüzdanını, çizilmiş bir cd 'yi keserek üzerine yapıştırdım. :) Böylece cüzdanım biraz parıltı ve renk katıp tasarım bir cüzdan haline geldi. Her ne kadar çok basit bir işlemmiş gibi gözükse de cd leri küçük küçük kesmek güç isteyen bir şey olduğu için biraz zorlanarak kestim. Ama sonucu görünce yorgunluğumu unuttum gitti :)

tokideki sesin cüzdan süslemesi

Bir başka değerlendirme çalışmam olan süt kutusundan yaptığım cüzdan çalışmam için tık tık

Hoşça kalın.

12 Kasım 2013 Salı

KORKU EVİNİ İZLEDİM

Günaydın günaydın!... :) sevgili okurlar tokideki ses yazarınız tekrardan sağlığına kavuştu ve şimdi turp gibi karşınızda :) Cuma gününden beri soğuk algınlığı rahatsızlığım vardı zaten o esnada gerek postum da gerekse ınstagramdan sürekli halimi sizlere beyan etmiştim... Bu esnada sürekli geçmiş olsun mesajlarınızı vede acil şifalar dileklerinizi aldım bu durum beni çok mutlu etti :) çok teşekkür ederim arkadaşlar...

Hastalığım süresince bol bol yatıp dinlendim, kitap okudum ve hafta sonları da evde eşimle birlikte dinlenerek film izlemekle geçirdik... Ama önümüzdeki hafta ise bu haftanın acısını çıkaracağım kendimi dışarı atacağım :) ... Evet ne demiştik film izledik... Zaten bugün bu postta da başlıktan da anlayacağınız üzere sizlere bir filmden bahsetmek istiyorum...

TOKİDEKİ SESİN İZLEDİĞİ FİLM

Korku evi, filmin isminden her ne kadar tamamen korku odaklı bir filmiş gibi algılansa da, aksine film psikolojik gerilim yüklü bir film. Bence hiç filmin adına takılıp izlememezlik yapmayın aksine hiç düşünmeden izleyin...

TOKİDEKİ SESİN İZLEDİĞİ FİLM

İsterseniz şimdide filmin konusu hakkında sizleri bilgilendirmek maksadı ile ufakta olsa bilgi vereyim... Filmde iki çocuklu bir aile sakin bir yaşantı sürmek için ıssız bir kasabaya taşınır ancak orada boşanmış olan komşuları karısını öldürtmek isterken yanlışlıkla o ailedeki kadın vede çocukları bir katile öldürtüyor... Filmde zaten burada başlıyor bence film iki kısım halinde ilk kısımda sanki normal perili ev filmiymiş gibi geliyor ama sonrasında her şey ortaya çıkınca film açıklığa kavuşuyor.

Bizim zevkle izlediğimiz bir holywood filmlerinden biriydi, zaten oyuncularda süper... Eeee o zaman daha ne olsun hiç zaman kaybetmeden izleyin :)

Diğer gerilim film tavsiyem için tık tık

Hoşça kalın..

8 Kasım 2013 Cuma

SMİLLE SÜSLENEN KAVANOZLAR...

Hayırlı cumalarrrr, sevgili okur baştan söyleyeyim bu postu yazan blogger, şuanda çok hasta, ama hasta moduna girmemek için sabahtan beri evi temizleyerek ve kafasına göre dıy projeleri ile uğraşarak hastalığı yenmek istiyor... :(  O sebepten eğer ki saçmalarsa, şimdiden belirteyim ki af fola :)

tokideki sesin kavanoz süslemesi

Yukarıda da gördüğünüz gibi cam kavanozlarımı smile stickerleri ile süsleyip mutfak tezgahının üzerine dizdim aslında daha fazla kavanoz süsledim ama tezgahım küçük olduğu için ancak bu kadarını tezgahın üzerine dizebildim, diğerlerini ise çekmece içine kaldırdım...

Uzaktan görüntüsü ise bu şekilde...

tokideki sesin kavanoz süslemesi

Yukarıda da belirttiğim gibi şuanda üzerimde nedenini bilmediğim bir yorgunluk, boğazımda ise bir tıkanıklık arada öksürükte geliyor, şuanda tamda bu şeklinde halim var :(( Ne doktor mu?... Hayır gitmedim.. Aslına bakarsanız halen gitmeyi de düşünmüyorum küçüklüğümden beri bir doktor hobisi var laf aramızda kalsın ama onları '' öcü gibi görüyorum'' :) O sebepten kolay kolay doktora gitmem ancak ne zaman hiç kalkamayacak halde yataklık olursam  o zaman istemeye istemeye doktorun yolunu tutarım :( Ama Allah'a şükür şuanda o şeklide yataklık halde değilim o yüzden daha şansım var belki gitmeden iyileşebilirim diye diretiyorum :)

Hasta olan insan sıcak bitki çayını alır dinlenir o zaman ne ev işi ile uğraşı yon yatta dinlen diyorsunuz?... Demi... Ama onuda yapamam... Çünkü bunları yapmak için yanımda nazlanacağım bir insan olması lazım, ama yok ki :( Kocişkom işte, ailem ise uzakta olduğu için yalnızım :( Eeee o zaman ben kime naz yapacağım :( Yoksa normalde yanımda benim nazımı çekecek biri olsa nazın daniskasını yaparım ama gel gelelim, yok ki ::(

Herneyse sizlerin kafanızı daha fazla şişirmeden ben kaçayım da kendimce anam babam usulü yöntemler ile iyileşmeye bakayım, yoksa akşama kocişko benim bu halimi görürse okuldan kaçan bir çocuk misali kulağımdan tuttuğu gibi beni hastahaneye götürür... :)

Diş ağrım yazısı için tık tık

Hoşça kalın.

6 Kasım 2013 Çarşamba

HORON TEPEN HAMSİLER

Merhabalar sevgili okurlar, bugün sizlere fırında çöp şiş hamsi bizim tabirimiz ile de horon tepen hamsilerin tarifini paylaşacağım... :)

Hani bir söz vardır ya denizden babam çıksa yerim diye, hah! işte hemen hemene o söze yakın biriyim, ama o kadarda abartılı değil ahtopat, salyongoz gibi şeyleride yemem ığğğ biran midem bulandı :) ama balık çeşitlerin hepsini çok severim haa birde midye dolmayı çok sevdim...

Aslında ev ahalinin genellemesi benim kadar olmasa da balık yemekten hoşlanıyorlar. Özellikle hamsi bir numara favori balığımızdır. Hamsiyi genellikle tavada yaparım... Şuaralar tamda mevsimi olan hamsiyi genellikle evimize alıp kızartırız, ama geçen pazartesi günü hamsiyi çöp şişe çizip fırında pişirdim. Hani çokta güzel oldu, çünkü genellikle aynı şekilde görmektense arada farklı sunumlar yaparak pişirip servis yapmak gözede farklı gözüktüğü için daha güzel oluyor... :)

tokideki sesin çöp şiş hamsisi

Nasıl yaptığımı isterseniz kısaca anlatayım...

Horon tepen hamsiler malzemeleri

  • 1 kilo hamsi
  • Mısır unu
  • Tuz
  • Sıvı yağ
  • Çöp şiş

Horon tepen hamsiler nasıl yapılır?

Hazırlanışı: Hamsileri önce başı vede kılçıklarını tek tek ayırın. Bazı kişiler kılçığını çıkarmadan pişiriyormuş ama ben genellikle çıkarıyorum çünkü benim kuzucuklarım yerken ayıklayamayacakları için boğazlarına kaçabilir diye, ben hep ayıklarım üstelik o şekilde yemek daha kolay vede zevkli oluyor. :) Daha sonra mısır ununu bir tepsiye döküp içine de biraz göz kararı tuz ekledikten sonra tek tek mısır ununa bulayıp daha sonra çöp şişlere çizin tüm bu işlemleri tamamladıktan sonra fırın tepsisini yağladıktan sonra çöp şiş hamsileri de koyup daha önceden ısıtılmış fırına verip altı ve üstü kızarana kadar pişirin... Sonra fırından alın...

tokideki sesin çöp şiş hamsisi


Fırından aldığınız hamsileri yanında yeşillik ile sevis yapın ben haşlama patatesleride kavurup yanında servis yaptım çokta güzel oldu :) Birde o şekilde deneyin eminim ki evdekilerde çok beğenecek...

Özellikle hamsinin bu hali çocukların çok hoşuna gitti sürekli 'anne bak hamsiler horon çekiyor' dediler durdular :) vee hamsiyi elleri ile çerez yer gibi yediler :))

hoşça kalın.

5 Kasım 2013 Salı

MUZ KABUĞUNUN BİLİNMEYEN FAYDALARI...

İyi akşamlar arkadaşlar, beni takip edenler bilir ki ben bloğumda bizzat denediğim yada yaptığım şeyleri paylaşırım öyle kulaktan dolma bilgileri bloğumda mümkün mertebe yer vermem... Şimdi şuanda paylaşacağım da bizzat tokideki ses tarafından denenmiş ve sonucundan memnun kalınmış bir öneridir...

Şimdi bu kadın ne diyor?... Diye merak ettiniz demi :) Hadi itiraf edin merak ettiniz işte :)

Tamam tamam daha fazla uzatmadan direk konuya dalıyorum :) yaklaşık 2 ay önce facebook sayfasında muz kabuğunun faydası diye bir yazı okumuştum. Daha sonrasında ise merak edip bizzat denemiş ve sonuçtan memnun kalınca bloğumda da paylaşırım diye bir yere not almıştım ama daha sonrasında, diğer postlarımda da bahsettiğim gibi aklına eseni yapan bir tip olduğum içim bu huyumu bloğumada yansıtıp o an içimden hangi yazıyı yazmak varsa onu yazdığım için bu postu sürekli erteledim. Fakat şuanda kuzucuklarıma muz verip kabuğunu alıp suratıma sürünce bu postu yazmak içimden geldi... o sebepten bende karşınızdayım :)
TOKİDEKİ SESİN DOĞAL SAĞLIK YAZISI

Bir çoğumuz muzu yer daha sonrasında ise kabuğunu çöp diye çöpe atarız... İtiraf etmeliyim ki bundan 2 ay önce bende aynen öyle yapıyordum... Ama görüyorum ki doğada çöp diye bir bitki yok çöp dediğimiz şeyler, bir şeylere faydası var ama biz faydasını bilmediğimiz için çöp olarak nitelendiriyoruz...

Muzun vücudumuza faydasını zaten biliyoruz muz maskesini de eminim ki birçoğunuz biliyorsunuzdur. Eğer ki aranızda bilmeyenleriniz varsa buradaki yayınım da muz maskesi vede muzun faydalarını daha geniş şekilde yazdım oradan okuyabilirsiniz.

İşte muz kabuğunun bilmediğimiz 5 faydası...

1-Muz kabuğunun içini sivrisinek ısırıklarına sürdüğünüzde, kaşıntısını ve şişkinliğini alıyor.

2-Ayaklardaki nasırların yumuşaması için, muz kabuğunun içini sıyırın, bir kaşık kadar olduğunda nasırın üzerine koyun, üstünü sarın. Birkaç saat sonra açıp temiz su ile yıkayın. Ya da direk muz kabuğunu sarabilirsiniz nasırınıza. İki şekilde de faydası oluyor.

3-Muz kabuğunu suratınıza sürdüğünüzde aknelere çok iyi geliyor ve ayrıca cildi tabiri caizse kaymak gibi yapıyor. Özellikle bu faydasını çok sevdim çocuklara her muz verdiğimde kabuğunu alıp suratıma sür(üyorum) biraz bekleyip daha sonra ılık su ile yıka. Sonra sonuçtan o kadar çok memnun kalacaksınız ki elinizi suratınızdan getiremeyeceksiniz.

4-Diz ağrılarının geçmesine yardımcı olmak için muz kabuğuyla dizleri ovun... Baştan söyleyim bunu bilmiyorum dizlerim Allah'a şükür ağrımadığı için denemedim ama babaannem bana geldiğinde onun üzerinde onuda deneyeceğim. O zaman faydası olup olmadığını bildiren bir yazıda, onun için yazarım siz merak etmeyin... Haa tabiki benden önce deneyipte  sonucu benimle paylaşmak isterseniz de paylaşabilirsiniz. Biliyorsunuz ki bu bloğumun kapısı hepinize her daim açık.... :)

5- İçindeki potasyum ve yağlarla çok iyi bir ayakkabı cilasıdır. Muz kabuğunun içiyle ayakkabınızı ovun sonra bez ile temizleyin.

 Diğer doğadan gelen sağlık yazılarımı okumak isterseniz tık tık...


Hoşça kalın.

4 Kasım 2013 Pazartesi

TOKİDEKİ SESİN SPORTİF KOMBİNLERİ

Haftanın ilk günüden herkese kos kocaman bir merhabaa!... :)

Cumartesi pazar biz genellikle sevdiklerimiz ile beraber dışarıda idik... Çok güzel bir hafta sonundan sonra monoton vede yoğun geçecek olan bir haftaya girdik... Herkese kolay gelsin...

Bugün sizlere geçen cumartesi vede pazar günü spor kıyafetler giymiştim onları paylaşmak istiyorum.

İlk olarak cumartesi günkü kombin ile başlayalım... Salaş siyah hırkam batikten, siyah şal defactodan, içimdeki beyaz uzun penye semt pazarından, kot pantolan ise lekeden, beyaz spor ayakkabısı da semt pazarından...

tokideki sesin sportif kombini

Bu fotoğraf alış veriş sonunda AVM nin kafetarya bölümünden çekilmiş bir poz...

Şimdi ise pazar günü evden çıkarken çocuklar ile birlikte çekindimiz bir fotoğraf ile kombinimi paylaşmak istiyorum.

tokideki sesin sportif kombini

Kırmızı hırkam dıy. İçimdeki beyaz tunik gezerden, kot pantolon maviden, spor ayakkabısı cumartesi günü kocacığım almıştı hatta instagramda da paylaşmıştım :) şal ise bir komşu satıyordu ondan aldım. Çanta da dıy ama halen sizlerle paylaşmadım. En yakın zamanda onunda postu gelecek beklemede kalın...

Vee son olarak pazar günü gece çekilen mutlu aile pozu ile postumu bitirmek istiyorum...

tokideki sesin sportif kombini

Ailenizde huzur ve mutluluk, yüzlerinizde ise gülümseme hiç eksik olmasın... :)

Hoşça kalın.

1 Kasım 2013 Cuma

GÖMLEK YENİLEME VE KOMBİN

İyi akşamlar arkadaşlar, son zamanlarda paylaştığım şeylere baktım da sizlere hiç kendin yap çalışmalarımı paylaşmamışım. Halbuki şuaralar sürekli bir faaliyet halinde bir şeyleri yenilemekteyim ama; bloğuma ekleme fırsatım olmadığı için biraz ertelenmiş... Merak etmeyin bugün bir tanesini ekleyerek sizlerle paylaşacağım.

Başlıktan da anlayacağınız üzere bir tane gömleği yenileyip daha sonra onu kombinledim bile :)

Alttaki resimde kombinimi görüyorsunuz...

tokideki sesin gömlek yenilemesi

Kombinde ki gömlek senelerdir kullandığım bir gömlek, renkler vede kesimi çok hoşuma gittiği için çok beğenerek kullandığım bir gömlekti. İlk hali bakınız altta...

tokideki sesin gömlek yenilemesi

Son iki sendir hepinizin bildiği üzere dantel kıyafetlerde sürekli kullanılır oldu... Bence iyide oldu ben dantelli kıyafetleri daha zarif vede güzel bulduğum için genellikle danteli, kendin yap projelerimde kullanır oldum...

Özellikle kotonun kot gömleğindeki dantelli omuz detayı aklımda bir fikir oluşturdu :) Eee aklıma bir kere bir şey düştü ben onu yapmadan rahat yatar mıyım?... :) Elbette yatmam... :) Veee öyle de oldu hemen aklıma gelen projemi aktif hale getirdim. :)

tokideki sesin gömlek yenilemesi

Dantelli bir güpürü omuz ölçülerine göre ayarlayıp, kesip, diktim... Sonuç olarak ise kesimini çok beğendiğim gömleğimi yenileyerek bir müddet daha giyme fırsatım oldu...

tokideki sesin gömlek yenilemesi

Yukarıdaki resim kolaj-inde de kombinin detayları vurgulamak için ekledim... Umarım sizlere de fikir olur der ve ben kaçarım :)

Diğer dantelli kendin yap çalışmam için tık tık

Hoşça kalın.