ŞALDAN TUNİK YAPTIM

Fotoğraf makineme kavuştum sonunda:)) öhem öhemmm var mı benden mutlusu şuanda?:) 

Evet şimdi gelelim başlıkta da yazdığım tuniğe. bu şal benim sandığımda çeyizden kalma öylece duruyordu, bir aralar aynalı komidine örtü olarak kullandım ama daha sonrasında sıkıldım yine sandığa kaldırmıştım aslında şallar moda olunca kafama örtmek istedim ama delikli olduğu için hoş durmadı kulaklarımı belli etti o yüzden bende başka bir şeye dönüştürürüm diye bekliyordu.

Şaldan tunik yapma işini ise hemen hemene her blogda rastladım acaba bende yapsam mı ki? olur mu yoksa şal boşamı gider derken... Sonunda amaaaan ne olacaksa olsun diyerek şalı elime aldım birde makas boyun kısmını şalı ortalayıp hafifi arka kısmını uzun bırakarak kestim. Daha sonrasında ise kol kısmını ayarlayıp orayı boş bırakıp alt kısmını sonuna kadar diktim. Oldu mu benim bir işe yaramayan şalım yazlık bir tunik. Her neyse ben sözü fazla uzatmayayım, sizi fotoğraflarla baş başa bırakayım da siz karar verin olmuş mu olmamış mı:))

Belinede kemer taktım aslında kemersizde güzel oluyor ama ben kahverengi çanta kullanmak istediğim için o kemeri taktım. Çünkü o kemer çantama çok uyuyor.

 

Şalın yakında gözüküşü ise böyle idi, ben çok beğendim en azında artık şalım bir işe yaramış oldu.:))

Hepinize öpücükler.

SADAKA ÖMRÜ UZATIR

Allah rızası için yapılan, maddi ve manevi her iyiliğe, sadaka denir. Şeytan verdirmek istemese de sadaka verilmelidir. 

Bir ayet-i kerime meali şöyledir:(Şeytan, fakirleşirsiniz diye korkutup, size cimriliği, çirkin şeyleri emreder, sadaka verdirmek istemez. Allah ise kendi lütfundan size mağfiret ve bol nimet vadediyor. Allah'ın ihsanı geniştir, her şeyi hakkıyla bilendir.) [Bekara 268]

Sadaka özellikle bu mübarek aylarda vermek daha çok sevaptır. O sebepten sevgili arkadaşlar elimizden geldiği kadar sadaka vermeye önem gösterelim. Çünkü biz bir veririz Allah bize daha fazlasını kazanmayı nasip eder. Size eşimin cuma hutbesinde öğrendiği bir hikayeyi anlatmak istiyorum. Çünkü eşim bana bunu anlatınca tüylerim diken diken oldu, gerçekten de çok güzel vede içinde gizli mesajlar olan bir hikaye.

....

'Peygamber efendimiz bir çiftin nikahını kıymış, nikahı kıydıktan sonra Cebrail tarafından bir bilgi gelmiş ki o nikahı kıyılan delikanlı bu gece zehirlenerek ölecek. Peygamber efendimiz buna tabiki çok üzülmüş ama sonuçta bundada vardır bir hikmet Allahın emrine sual olunmaz diyerek kendini teselli etmiş.

Ertesi gün sabah namazında o delikanlıyı cemaatin içinde görmüş ve çok şaşırmış acaba neden zehirlenmedi diyerek. Namaz bitiminde genci yanına çağırmış, tabiki gence direk olarak sen bu gece ölecektin neden ölmedin diye söylemek olmayacağı için ona demiş ki: 

-Ben bugün senin evine uğrayacağım ben evine gelene kadar eşinende söyle hiçbir şeye dokunmasın demiş..

Gençte tamam diyerek evine gidip eşine olayı anlatmış ve birlikte hiçbir şeye dokunmadan Peygamber A.S mi beklemeye başlamışlar.

Allah'ın Resulü yanında sahabeler ile eve gelmiş, yatak odasına girip yastığın altını kaldırmış birde ne görsünler yastığın altında koskoca bir kara yılan yuvarlanmış duruyor. Peygamber Efendimiz yılana sormuş burda ne işin var diyerek. Yılan dile gelmiş ve Peygamber Efendimize demiş ki:

-Allah'ü Teala bana dün gece bu delikanlıyı sokup zehirlememi emretmişti. Bende onun emrini yerine getirmek için buraya gelip onları bekliyordum. Onlar gelince tam görevimi yerine getirecektim ki kapı çaldı ve kapıda bir dilenci, onlarda o gecenin sevincine evde olan baklavayı tepsisi ile o dilenciye verince bana bir felç indi hareket edemedim olduğum yerde öylece kalakaldım demiş.

Bunu duyunca Peygamber Efendimiz parmağını kaldırarak demiş ki sadaka ömrü uzatır,  belayı vede musibeti defeder demiş.'

Ben bu hikayeyi duyunca sadakaya daha bir başka bakmaya başladım. Ne demişler ne verirsen elinle oda gider seninle demek ki dostlar elimizden geldiği kadar etrafımızdaki fakir kimselere yardım edelim bunu yapmak bize bir şey kaybetmez aksine birçok şey kazandırır bunu bilerek hareket edersek kazanan biz oluruz.

Benden bu günlük bu kadar şimdiden hepinize hayırlı iftarlar.

ARABA ÇALINMIŞ

Hayırlı geceler dostlar,

Bu aralar bloğumu fazla güncelleyemiyorum kusura bakmayın, nedeni ise daha önceki postlarımda da yazdığım gibi fotoğraf makinemin elimde olmaması:( makinem halen elime ulaşmadı Ühü ühüüüü... O yüzden elimde resimler olmadığı için şuaralarda yaptığım kombinleri, gezdiğim yerlerin resimlerini vede ayrıca yeni yaptığım değerlendirme çalışmalarını sizlerle paylaşamıyorum:(

Aslında, bilgisayarımın kamarasından sizlere, ilk defa yaptığım bileklikleri paylaşmak istedim istemesine ama kameradan çekilen fotoğrafların çok net olmaması, birde ramazan ayından dolayımı? yoksa havaların çoook sıcak olmasımı tam olarak kestiremediğim bir üşengeçlik var üzerimde:(( İşte tam da bu nedenlerden dolayı post yapamadım Kusura bakmayın ama hep aklımda idiniz diyorum vede bugünkü olayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

...

Kayın validem, kayınlarım vede görümcem hep birlikte iftardan sonra harikalar diyarına gezmeye gitmişler. Bizide aradılar hadi kalkında gelin çay içelim burada diye ama biz bu sene Allah'ıma binlerce kez şükürler olsun ki teravih namazına ailecek hep birlikte gittiğimiz için.

-Yok biz teravihe gideceğiz size afiyet olsun dedik

Biz teravihimizi kılıp eve döndük evimizde çayımızı filan içip otururken yine bir telefon geldi.

-Bizim arabayı çalmışlar araba yerinde yok abi gel bizi al.

Eşim önce anlamadı acaba şakamı yapıyorlar biz gelelim diye filan diye sonra baktı ki iş ciddi bunlar harbi harbi arabayı çaldırmışlar. Oda kalkıp apar topar hazırlandı gitti .

Şuan da halen haber yok bende onlardan haber bekliyorum.:( Zavallılar arabalarını daha bu sene almışlardı arabalarına doyamadan çalınmış çok üzüldüm vede anlayamadım kilitli arabayı nasıl çalıştırıp çalmışlar. Üstelikte bu kadar güzel vede mübarek bir ayda...Bunu hangi insafsız neden yapar ki?

Yani dostlar bende şuanda tam olarak olayı anlayamadım. Şaşkın şekilde telefon bekliyorum ( Şimdi ne olacak o hırsızlar yakalanabilecekler mi? Bizimkiler sapa sağlam arabalarına kavuşabilecekler mi?) diye merakla bekliyorum. Allah yardımcıları olsun...

Benden bu günlük bu kadar

Hepinize hayırlı sahurlar..

YOYO GÜLLERİ İLE ÇANTA SÜSLEMESİ

Hayırlı pazarlar sevgili bloggerler,

 biz dün sahura kalkamadık:( aslında davulcu amcanın sesini duydum sonrasında ise 'daha erken bir yarım saat daha yatayım' dedim ama artık nasıl bir uyku ise bir kalktım saat 7.00:)) düşünün artık benim yarım saati, bugünde sahursuz oruç tutuyoruz.:(

Ben size bugün, benim üniversiteler yıllarında kalem, not defteri, telefonumu vb. taşımak için hafif bir çanta almıştım. Üstelikte komik bir ücrete almıştım.:) Okul bittikten sonra gar dolabın uç köşelerine atılmış duruyormuş. Geçenlerde elime geçti baktım ki fermuarı sökülmüş öylece duruyordu. İlk önceleri acaba atsam mı ki bir işe yaramaz bu diye düşündüm daha sonrasında ise okul yıllardaki hatıralar göz önüme gelince vaz geçtim.:)) atmaya kıyamadım:(

Bende o çantayı yoyo güllerle süsleyip parka pikniğe giderken elime alırım diyerek kollarımı sıvadım. İlk önce fermuarını tamir ettim daha sonrasında ise evdeki malzemeler vede o anki düşüncelerime göre acemice, yoyo gülleri vede fiyonklarla çantamı süsledim.:)

Nasıl olmuş?...

Fotoğraf makinesi halen görümcemde olduğu için fotoğrafları, bilgisayarın kamerasından çektim o yüzden biraz bulanık çıkmış ama :( artık bu şekilde idare edin.

Ben iki gündür parka giderken kullandım bile, ben kullanırken çok mutlu oluyorum. Şimdilik bu şekilde kullanmaya devam ederim. İlerleyen zamanlar neler gösterir bakalım. Bakarsınız başka şeylere dönüştürüp yine kullanmaya başlarım:)) Çünkü artık aklıma ne geleceğini ve ne yapacağımı önceden bende kestiremiyorum.:)) .

Ben bilgisayarın kamerasından fotoğraf çekmeye çalışırken Efe yanıma gelip 'anne beni de çek' dedi. Bende çantayı ona takıp çektim.:)) Nasılda mahsum durmuş kuzum benim...

Hepinize öpücükler

YENİ BİR DEĞERLENDİRME ÇALIŞMALARI

Hepinize Hayırlı Ramazanlar sevgili bloggerler,

Cenabı Allah cümlenizin orucunu kabul etsin... amin Ramazan ayının bu ilk gününde sizlere gecikmiş postlarım arasında olan bir çalışmamı paylaşmak istiyorum.

 

Yukarıdaki resimde de gördüğünüz kutu vazo vede çerçeve üçlüsünü ben kendim evdeki malzemeleri değerlendirerek yaptım. Tamam kabul ediyorum biraz acemice oldu ama yatak odasının aynalı komidininde de hoş durdular hani:)))

Şimdi siz bana eee bunda ne var ki çerçeve, vazo ve kutuyu kaplamışsın bunu herkes yapabilir diyeceksiniz. Bende size şunu diyorum ki acele etmeyin sabredin aşağıya inin resimlere bakarak :))

Bu kutu resimde de anlaşıldığı gibi kutu bizi bırakmış ama biz kutuyu bırakmamıştık:)) ha haaaa ne laf oldu ama demi:)) herneyse bu kutu ben bekarken rahmetli dedem bana çeyiz olarak damat tıraş takımı kutusu diye almıştı. Sürekli bizim banyoyu beklediği için emekliğe ayrılacaktı ki ben hem dedemin anısı var hemde israf haram diyerek bunu kağıt ile kapladım. Aslında kumaşla kaplayacaktım ama istediğim renkte güzel bir kumaş evde olmadığı için bende kağıtla kapladım. Ve en üstüne de kumaştan bir fiyonk yapıp yapıştırdım. Bizim emektar oldu şık bir kutu:))

Ufak tefek hatalarımı görmezseniz sevinirim.:))

Buda oğlumun kreşte kullanması için aldığımız suluğu idi, sapını kopardığı için kullanılmıyor çocukların oyuncaklarının içinde öylece duruyordu.

Aynı kağıtla onuda kapladım, birde içine yapma çiçek koydum buda oldumu bana bir çakma vazo:))

Bu kutu ise, burda yazdığım postta da gösterdiğim gibi bir çikolata kutusu idi içindeki çikolataları yedik kutusu kaldı ee bende de şuaralarda bir değerlendirme hastalığı bulaştı ya illaki bunuda değerlendirmeliyim yoksa çatlarım:)) düşündüm düşündüm acaba ne yapabilirim derken aklıma çerçeve yapma fikri geldi onuda bir güzel kapladım. Sonrasında ise içine resmi koyup en üstünede nevresim takımını aldığımızda bir kapı oluyor ya ordaki şeffaf naylonlu parçayı kesip koydum arkasına da kartondan çerçeveyi yaslamak için olan saptan yaptım.

Veee buda oldumu bir çakma çerçeve:))

 Benden bu günlük bu kadar sonra görüşmek dileği ie...

Hepinize öpücükler.

Kötü yazılım virüsünden nasıl kurtuldum

 Kötü yazılım virüsünü nasıl düzelttiğimi birkaç blog arkadaşım sormuş bende onlara hitaben, ayrıca da benim gibi bloğunda böyle sorun olanlara yardımcı olmak maksadı ile anlatmaya çalışacağım umarım başarabilirim.

Bismillahirrahmanirrahim....

Benim bloğuma girince çoğu arkadaşlarında gördüğü gibi kırmızı bir karenin içinde 'saldırgan olarak bildirilmiş site'diye bir uyarı yazısı çıkıyordu. o karede beni bu siteden kurtar yada bu site neden engellendi uyarısı vardı ben bu site neden engellendiydi tıkladım.

O kareyi tıklayınca değmesin yağlı boya sitesindeki arkadaşında yayınlandığı bir postunda yer alan yazılar çıkıyordu.

Çıkan yazının en altında site sahibi iseniz tıklayın diye bir link vardı. O linki tıklayınca sitemde sorunlu olan postu gösterdi ' anne özlemi' diye bir postum vardı okuyan arkadaşlar bilir. İşte o postuma virüs bulaşmış. İlk olarak o postu taslağa ayırdım. Daha sonrasında ise bana servis adında vede tanımadığım sitelerden bir kaç tane yorumlar vardı. Hatta yorumun birinde şöyle diyordu: 'Çok güzel makaleleriniz var başarılarınızın devamını dilerim avukatlık danışmanlığı' yazıyordu vede o avukat danışmanlığında da bir link vardı. Ben o yorumu bloğum da yayımlamıştım. Buna benzer yorumları sildim.

Sonrasında ise bloğumun tasarımına girip 'formsprıng' diye okuyucuların bana özel mesajını göndermeleri için bir program vardı onu kaldırdım. Birde ayrıca mesaj yazabileceğiniz küçük bir mesaj kutusu vardı onuda kaldırdım. Bütün bunları yapınca tekrar ilk başlarda da anlattığım gibi neden engellenmiş vede site sahibi iseniz linklerine sırası ile tıklayıp virüslü yerleri gösteren sayfaya girdim orda tüm sorunu çözdü iseniz googleden tekrar incelemesini isteyin diye bir link vardı oraya tıklayıp googlenin tekrar incelemesini istedim.

Veee  Allah'ın izni ile bu sorundan da kurtulmuş oldum. Allah herkesi onca emeğini boşa çıkaracak emek hırsızları vede virüslerden korusun.... Amin.

Arkadaşlar ben bunları bakınca düzeldi inşallah sizlerinki de düzelir. Umarım anlatabilmişimdir. Sorusu olan arkadaşlar sorabilir. Benden şimdilik bu kadar.

Hepinize öpücükler.

Düğün ve kombin

Merhaba bloggerler,

ufak bir virüs tehlikesinden sonra tekrardan görüştük. Allah'ıma binlerce kez şükürler olsun ki çabuk atlattım. Bende atlatır atlatmaz ilk fırsatta sizlerle gecikmiş postlarımı yayınlamak istedim.

Geçen cumartesi günü, ailecek düğüne gittik düğündeki kombinimi sizlere göstermek isterdim ama ne yazık ki resimlere baktım ki hiç boydan yok:((  genellikle otururken resim çekinmişim. Artık bu şekilde idare edin.

Düğünde, Avusturyadan gezmeye gelen görümcem bu postumda bahsetmiştim, onunla birlikte yeşil
giyinmek istedik gelin görünce yeşiller içinde:)) Nasıl yakışmış mı?

Düğünde yine her zaman ki gibi en çok eğlenen çocuklar oldu. Kuzen çocukları o kadar çok eğlendiler ki onları birbirlerine sarılıp zıplarken halleri:)) Çocukluk başka bir şey...

Pazar günüde Kızılcahamamın kurt boğazına vede soğuk su piknik alanına gittik ama o gün için çekindiğimiz resimler görümcemde kaldığı için şimdi yayınlayamıyorum:( Resimler elime geçer geçmez ilk fırsatta onuda sizlerle paylaşacağım.

En kısa zamanda tekrar görüşmek üzere hoşça kalın...

Hepinize öpücükler.

Bebek Battaniye Modelleri

Hayırlı cumalar arkadaşlar,

Ben ikinci kez hala olacağımı öğrendim:)) şuanda o kadar çok mutluyum ki anlatamam bu çok farklı bir duygu, şimdi siz bana bu ilk halalığın değil ya ilki kadar heyecanlanmazsın dersiniz. Demesenizde içinizden geçireceğinizi adım gibi biliyorum:)) Çünkü ben olsam öyle derdim şahsen, ama bu sefer Allah kısmet ederse ikiz yeğenlerim olacak:))  o yüzden ayrı bir heyecan vede mutluluk var.

Onlar için şimdiden ne yapsam nasıl bir hazırlık yapsam diye netten araştırmalara koyuldum. İlk önce acaba battaniyemi yapsam diye düşündüm ama sonrasında ikiz olacakları için ikisine de yapmam gerekir o yüzden açıkçası biraz gözüm korktu. Ama netten öyle güzel battaniye modelleri vardı ki sizlere de göstermeden edemedim.:))

Şimdi size soruyorum özellikle hala olanlar siz yeğenlerinize özel bir şey olarak kendi ellerinizle ne yaptınız bana ne önerirsiniz? İnanın sizin fikirlerinize çok ihtiyacım var :(( Çünkü şuanda kafam çok karışmış durumda bana yardım edin...

Yeğenlerimin cinsiyeti halen belli olmadığı için alternatif olarak kız ve erkeğe de bakıyorum. Çünkü bakarsın biri kız biri erkek olur. Neyse ben sözü fazla uzatmadan sizleri bu güzel örgü battaniyeler ile baş başa bırakayım.

 

 Nasıl sizlerde beğendiniz mi? güzeller demi:)) ee halen benim ne yapmam konusunda bana fikir vermediniz:))

Hepinize öpücükler.

8. YIL EVLİLİK YIL DÖNÜMÜ KUTLAMASI

Acısıyla tatlısıyla 7 yılı seninle birlikte dün devirdik 8. yıla girdik ama seninle sevgili olduğumuz zamanlarda acaba evlenebilir miyiz? Evlenirsek kaç çocuğumuz olacak? diyerek hayaller kurduğumuz o zamanları daha dün gibi hatırlıyorum:))

Yüce Allah, 10 Temmuz 2005 yılında evlenmemizi nasip etti. Allah'ıma binlerce kez şükür ki seninle evlendim. Çünkü senden başkası ile ben, asla mutlu olamazdım iyi ki sen benim karşıma çıktın canım benim....

Evlilik yıl dönümüzde, dışarı çıkmadan çocuklarımızdan ayrılmadan evde hep birlikte çocuklarla beraber kutladık. Çünkü biz çocukları babaanneye bırakırsak biliyorum ki onları düşünmekten ne gecenin tadını alabilirdik nede kafamız rahat olurdu (acaba şimdi ne yapıyorlar, uyudular mı, yemek yediler mi) gibi sorular sürekli beynimizi kemirecekti bu yüzden bizde evde hep beraber kutladık.

Ben o akşam için bu masayı hazırladım. Ben, eşim ve çocuklar için. Önce güzel bir yemek yedik daha sonrasında ise çocukları uyutup baş başa kaldık.

O akşam ki menü: Tavuk suyu çorbası, bol yeşillikli nar ekşili salata, somon balığı kızartması, peynirli börek ve tatlı olarakta ellerimle yaptığım fındıklı baklava ama bakın hazır almadım kendim yaptım:)) sırf eşim için sabahtan mutfağa girdim ve akşama kadar uğraştım. Ama bence değdi kendim yaptım diye söylemiyorum ama hepside çok lezzetli idi:))

Buda eşimin bana evlilik yıl dönümü için aldığı kolye:)) çok hoşuma gitti şuanda halen boynumda takıyorum. Canım benim çok zariftir. ONA BURDAN BİR KEZ DAHA SÖYLÜYORUM  Kİ
SENİ ÇOOOOOOOOOK SEVİYORUM....

Benden bugünlük bu kadar sonra görüşmek dileği ile...

Hepinize öpücükler.

EŞİNİZİN KULLANMADIĞI TİŞÖRTÜ DEĞERLENDİRİN:)

Merhabalar bloggerler, 

pazar günü önce markete gidip aylık  ihtiyaçlarımızı karşılamak için alış veriş yaptık daha sonrasında ise, küçük hayvanat bahçesine gidip çocukları gezdirdik. Tabi çocuklardan çok biz eğlendik gibi ama:)) neyse artık arada bizlerinde çocuk olması iyi geliyor o şekilde deşarj oluyoruz ha haaaa...

Ben size bugün yine bir değerlendirme göstermek için karşınızdayım:)) ben bu işi çok sevdim özellikle giydiğim zamanda etrafımdaki olumlu yorumlar beni bir başka gaza getiriyor sanırım:)))

Ama bu sefer kendiminkileri yapmak beni kesmedi eşimin giymediği ona bol gelen bir tişörtünü kesip biçtim:))

Resimde de gözüktüğü gibi boyun ve kol kısmını kestim haaa birde yan dikiş yerlerini de çıkardım. Sonrasında nasıl mı oldu?:)) Da daaaa dammmmm

 Burda önüne broş takarak kullandım.

Burda da arkadan nasıl gözüktüğünü görmeniz için:)) sırt kısmıda bu şekilde oluyor.

Üzerine kemer takaraktan kullanabilirsiniz eşarp biriciğin hediyesi nasıl yakışmış mı?

Siyah kemerle bence daha güzel oldu, sizce?

Şimdilik benden bu kadar sonra görüşmek üzere hoşça kalın malum çocuklar beni bekler birazda onlarla ilgilenmek gerek:)

Hepinize öpücükler.

KİTAP AYRAÇLARIM VE BROŞUM

Cümleten hepinize hayırlı cumalar, ben şu aralar ara ara kpss ye çalışıyorum ama pek umudum yok artık kafam almıyor:( zaten çoğu konularıda unutmuşum ama yinede son kez bir daha denemek adına kayıt yaptırdım. İnşallah bu sefer sorunsuz bir sınav zamanı geçiririmde başarabilirim. Allah herkese yardımcı olsun benide içinden ayırmasın amin.

Tabi sürekli ders çalış çalış olmuyor, arada birde başka şeylerle uğraşmak insana iyi geliyor:) onun için bende evde bulunan oğlumdan kalma kreş malzemelerini değerlendirmek adına üstelikte kitap ayracı ihtiyacımı karşılamak için çeşit çeşit kitap ayracı yaptım.

Esma-ül hüsnanın esrarı buda şuaralar okuduğum yeni kitabım. Kitap ayraçlarını bu kitapta da denedim acaba hangisini kullansam diye ama en çok hoşuma tavşan gitti onu kullanıyorum.

Tabi kitap ayraçları beni kesmedi birde yaka broşu yaptım siyah kumaşın üzerini pullarla süsledim ortasına da bir düğme kondurdum olduda bitti.:))

Acaba broştan vazgeçip yüzük olarak mı kullansam diye düşündüm ama sonrasında vazgeçtim elimde çok büyük durdu en iyisi ben broş olarak kullanayım değil mi? arkadaşlar sizlerin fikirleri ne? bak şimdi merak ettim.

Tekrardan hepinize hayırlı cumalar, arkadaşlar dualarınızda benide unutmayın.

Hepinize öpücükler.

BULUZ YENİLEME VE KOMBİN

Ben bu buluz yenileme işini gerçekten de çok sevdim:) şimdi de bir başka düz desensiz bir buluzü bolara yaptım.Fotoğraf makinesi rengini tam belli etmemiş,  lila rengi bir buluzdu yıkanınca çektiği için bel kısmı kısa geliyordu o yüzden bende kullanamıyordum bende ortasından makasla kesip kenarını siyah bir şeritle dikerek büzüştürdüm.

Siyah şeritli yerin yakından gözüküşü ise bu şekilde.

Kombin yapıp giydim bile:)) ama ne yazık ki giyilmiş halimin resmini çekecek kimse olmadığı için bu şekilde kombin yaptım ben size daha önce hiç sabırsız olduğumu söylemiş miydim hı hııı çok sabırsız olduğum için eşimin resmimi çekmesi için akşamı bekleyemedim. Malum Emir de babaannesin de olduğu için de resim çekecek kimse olmadığından şimdilik bu şekilde idare edin ilerde üzerimdeki halilinde resmini koyarım.

Rengi bu resimde daha çok net gözüküyor.

Hepinize öpücükler.

AVUSTURYADAN GELEN HEDİYELER

Merhabalar arkadaşlar

 hepinizin güzel, sağlıklı bir hafta geçirmenizi dilerim.Ben bu haftaya bir özlemle girdim :( hayırlısı bakalım inşallah tüm haftayı bir özlemle geçirmem. Nedeni ise, canım oğlum Emir dün babannesinde kaldı  hiç ayrı kalmadığımız için şimdiden özledim.ühü ühüüüüüü

Dün gece görümcem Avusturyadan geldi. Emir'le yaş bir kızı var oğlum onunla oynamayı çok sevdiği için sırf onunla oynamak için babaannesinde kendisi kalmak istedi. Bizde bütün bir sene Kuran'ı Kerim öğrenmek için çok yorulduğundan güzel ve değişik bir kaç gün geçirsin diye izin verdik. İzin verdik vermesine ama gelde bize sor eşimle birlikte eve gidene kadar yolda acaba geri dönüp alsak mı? diyerek geldik eve gelince ise onun oyuncaklarını ve eşyaların görünce ben salya sümük ağlamaya başladım.Allah'ım ne kadar zormuş ayrılık her ne kadar kısa bir ayrılık olsada biz çok zorlanıyoruz Allah hiç kimseyi evladından ayrı bırakmasın.

Şimdide size oğlumun kurduğu bir masanın resmini koyuyorum. Benim oğlum çok ince ve zarif bir çocuk yaşına göre o kadar çok akıllı ki bazen çok korkuyorum nazar değecekte birşey olacak diye bu arada oğlum için bir maşallah dersiniz demi arkadaşlar.

Cumaretesi günü oğlumun sevdiği şeyleri hazırladım. Makarna, köfte, patates kızartması ve tatlı olarakta mozaik pasta onun resmini çekmeyi unuttuğum için resim koyamadım. Ben bunları hazırlayınca oğlumda 'anneciğim masayı ben kurayım mı sana ve babama süpriz olsun. Çünkü sen benim sevdiğim şeyleri hazırlamışsın beni çok mutlu ettin' deyip yanağımada bir öpücük kondurup hazırladı.:) 

...........

Görüncemin Avusturyadan bize getirdiği hediyeleri ise bunlar.

Özellikle ordan gelen çikolataları çok sevdiğimiz için çikolata ağırlıklı bir hediye olmuş sağolsun ailecek çok mutlu olduk:)

Bu da vücut kremi

Bunuda bana pantolan üstüne giyerim diye bir elbise almış. Ama ben böyle şeyleri kendime pek yakıştıramadığım için kullanmam o yüzden şimdilik gardolabını bekler sonrasında ise bir başkasına hediye ederim herhalde.

Emir ile Efe'ye de pijama takımı getirmiş polar olduğu için şimdi kullanmam ancak kışa giyerler.

Benden şimdilik bu kadar.

Hepinize öpücükler.