29 Mayıs 2012 Salı

ESTETİK HİLESİ

Dün msn haberde gezinirken magazin bölümünde rastladım ve çok tuhafıma giden resimler gördüm. Haberin başlığı ise şöyle idi ünlülerin estetiksiz halleri ve estetikli halleri ile birlikte resimleri, ekranlarda gördüğümüz güzel olarak tabir ettiğimiz ünlülerin aslında bir estetik hilesi ile değiştiklerini açıkça gösteren resimlerdi. Makyajı ise hiç işin içine katmıyorum bile, şöyle diyeyim ki  makyajsız hallerini gece rüyamızda görürsek sabaha dudağımız uçuklamış şekilde kalkarız herhalde:)) çünkü bakar mısınız bu iki hallerinde de makyaj var.

Benim anlatmama gerek yok, zaten resimler ne derece değiştiklerini  anlatıyor buyrun resimlere bakalım sizlerde benim düşündüğüm gibi mi düşünüyorsunuz?..














 

Şimdi diyeceksiniz ki bunlar zaten müslüman değiller inaçları farklı kişiler Türk sanatçılar bunlardan farklı mı diyeceksiniz? haklısınız farklı değiller belkide daha fazlalar bir Hülya Avşar, Ajda Pekkan, Seda Sayan, vb... kişiler belki bunlardan daha çok estetik var. Haberde resmi olan ünlüler bunlardı Türk ünlüler yoktu o yüzden onların resmini koymadım.

Bir mümin kadının en güzel estetiği ve makyajı hergün beş defa abdest almasıdır. der ve kaçarım yorum sizin.

Hepinize Öpücükler

28 Mayıs 2012 Pazartesi

OĞLUMUN HATİM TÖRENİ

Merhaba arkadaşlar,
bugün  Emir'imin hatim töreni vardı.Oğlum, Allah'ın yardımı ile Kuran'ı Kerimi cuma günü hatim etti. Öğretmenleri ile konuşup pazartesi günü hatim töreni yapmaya karar verdik. Veee yaptık:)) çok güzeldi canım oğlum benim yüzümü bir kez daha güldürüp onunla gurur duymama vesile oldu.

Tören anında kamerayı bir öğretmenine verip video çektirdim. O yüzden resim çekmeme pek zaman kalmadı ama yinede sırf sizin için birkaç kare resimler çektim. 

Şuanda duygularım çok yoğun olduğu için toparlayıp yazmakta zorluk çekiyorum:)) o yüzden de size bugün resimlerle anlatacağım.


Bu oğlumun hatim töreni için pastası, şuanda kelime-i şehadetle birlikte pasta kesiliyordu.


Canım oğlum pastası ile güzel bir poz verdi.



Emir törene babaannesini de davet etti. Hep birlikte bir poz olmazsa olmazdı:)) demi ama


Burada da arkadaşlarının hediyelerini alırken oğlumun en çok örümcek adam gözlüğü dikkatini çekti. Canım kuzum öyle mutlu oldu ki 'Anne benim örümcek adam kostümüm vardıya onu giyer bu gözlüğüde takarım' diyerekten. çok mutlu oldu.



Emir'im arakadaşlarına balon dağıtırken şuanda da kız arkadaşlarına pembe balon bulup pembe balon verirken hali:)

  Oğlumun dağıttığı balonu hep birlikte şişirip havaya bıraktılar. Ne kadar da mutlular hep çocuk olarak kalmak var en ufak şeylerde mutlu olup eğlenebiliyorlar.



 Tören bitiminde de okulun dış kapısında resmini çektim elinde dosyası ile



Kardeşlik başka birşey canım kuzularım benim.





Çarşamba günüde büyük tören var inşallah o günüde anlatan da bir post hazırlarım:)


Hepinize öpücükler.

24 Mayıs 2012 Perşembe

REGAİP KANDİLİ


Tüm müslümanların Regaip Kandili Mübarek Olsun. 

REGAİP KANDİLİNDE NASIL İBADET ETMELİYİZ

- Regaip kandili gününü oruçlu olarak geçirmeliyiz yani bu geceyi oruçla karşılamak tavsiye edilmektedir.

- Regaip gecesinde kazası olan insanın hiç değilse 1 günlük kaza namazını ihya etmesi tavsiye olunur.

- Kur’an-ı Kerim okuyabiliriz.

- Yatsı namazı ile sabah namazını camide cemaatle kılmak bütün günün ve o gecenin önemli bir ihya şeklidir. Eğer yatsı ve sabah namazını cemaatle camide kılan birisi bütün gününü sabahtan akşama kadar ibadetle geçirmiş kadar sevap kazanır.

- Bir başka ihyâ şekli zikir ….. “Lâ ilâe illallah”, “Allahümme salli alâ seyyidinâ muhammedin ve alâ âli seyyidinâ muhammed”, “Estağfirullah”, “Sübhànallah”, “Elhamdülillâh”, “Allahu ekber”, “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm”, “Allah” gibi sözler mübarek kelimelerdir, cümleciklerdir. Bunları zikretmek çok sevabdır..

Regaip kandilinde kılınacak namazlar:

Peygamber efendimiz bu gecede tesbih namazı kılmıştır. Ve yine akşam vakti ile yatsı vakti arasında Hacet namazı (12 rekat) kılmıştır.

Sevgili dostlar dualarınızda beni de unutmayım Çünkü bir müminin mümine duası geçermiş. Zira ben dualarımda sizlere de yer vereceğim.
Bu mübarek gecenin benim için başka bir önemi ise, benim eşim regaip kandilinde doğmuş. O sebepten de dedesi adını 'Regaip' koymuş. Her ne kadar şimdi tarihi 14 Nisana denk gelmese de bundan 30 yıl önce 14 nisanda regaip kandiliymiş.

Hepinize Bol İbadetli Günler Dilerim.

23 Mayıs 2012 Çarşamba

tokideki Sultan'nın günleri

Selamun Aleykum sevgili bloggerler, 
öncelikle mübarek üç aylarınız hayırlı olsun. Bol dualı ve ibadetli geçmesi dileğiyle, ben dün ve bugün Allah'ın izni ile oruç tutuyorum. Eşim cuma namazında hocanın vaazında
'her kim üç aylarda 1. gün oruç tutarsa 3 yıl, 2. gün oruç tutarsa 2yıl, 3 gün oruç tutarsa 1 yıl oruç tutmuş kadar sevabı olur.Eğerki 3 gün oruç tutarsa 6yıl oruç tutmuş gibi sevap kazanır' 

diye bir hadisi şerif okumuş. Bizimkide bundan çok etkilenmiş bana: ''Gel beraber oruç tutalım'' dedi. Bende tamam canım deyip, Allah'ın izni ile 2 gündür orucuz Allah bizleri o sevaplara nail eylesin.  AMİN.

Ben bugün size hayatımdan kısaca özetler sunmak istiyorum. Birazcık karışık olabilir, ne yapayım bugünde benim canım bol resimli karışık bir post hazırlamak istedi ^_^


Efemin su çiçeğindeki son hali; canım kuzum son 3-4 gündür biraz huysuzluğu üzerinde. Sanırım su çiçeği yüzünden kaşınıyor; ama ben kaşıtmadığım için iyice huysuzlanıyor:(


Tabi ki bu huysuzluğunu, abisi kreşten geldikten sonra şımarıklığa vuruyorlar. Devamlı şekilde bir yerleri dağıtıyorlar, bende sürekli onların peşinde bir toplama halindeyim.


Evi badana yapmak için aldığım boyaları ancak pazar günü kullanabildik:) eee havaların kötülüğü, Efenin hastalığı derken sürekli erteledik; ama benimde içim daraldı en sonunda 'yapacaksanız yapın yoksa, sen işte iken ben yapacağım' dedim de o yüzden yaptılar. Ne yapsın adamcağız biliyor bende biraz delilik var bir şey kafama taktıysam illaki olacak, onun olması için elimden geleni yaparım, oda bunu bildiği için kardeşi ile birlikte kolları sıvadılar badanamı yaptılar. :))



İki gündür orucum dedimya benimde tatlı kırizim tavan yapmış durumda; dün oruçken canım bir tatlı çekti anlatamam.... Dedim ya bende bir tuhaflık var diye, normalde insanlar ya susar yada acıkır demi; ama ben yok illaki bir değişiklik yapacağım ya benim canımda tatlı çekti. Bende daha önceden netten gördüğüm ve sonra denerim dediğim tatlıyı yapıverdim. Ama bu tatlı bir gece buzdolabın da  beklemesi lazımmış. Bende bu tatlıyı yapıp buzdolabına koydum. İftar için ise, kendime un helvası kavurdum. Her ne kadar eşim bu helva benim helvam mı? benim helva mı ölmeden kavurdun gibi soğuk espiriler yapsa da benim iştahımı kapatamadı:)) afiyetle yedim. Yaptığım tatlıyı ise şimdiden buzdolabından çıkarıp ters çevirerek bor camdan çıkarıp servis tabağına koydum. Şimdi akşamı dört gözle bekliyorum. Akşam olsa da ezanlar okunsa da ben tatlıyı yiyebilsem:))

Başta size söylediğim gibi biraz karışık bir post oldu. Sanırım oruç kafama vurdu:)) 
ben daha fazla kendimi yormadan istiharata çekiliyorum. Malüm daha akşama çok var. Ara ara gelip size ses verip giderim. Tekrar görüşmek dileği ile...

19 Mayıs 2012 Cumartesi

YAZLIK PATİKLERİM

Hayırlı akşamlar dostlar, 
hazır oğlumda uyumuşken bunu fırsat bilip attım kendimi bilgisayarın karşısına, eee ben bilgisayarı açar açmaz ilk önce blog alemine girip ne var ne yok bakınırım. İzlediğim diğer blog dostların, postlarına da bir göz attıktan sonra 2 gün önce bitirdiğim yazlık patiğimi sizlerle paylaşmak istedim.

Aynı modelden farklı renklerde 2 tane ördüm. Çünkü ben bu yazlık patikleri çok seviyorum ve genelliklede kullanırım. En çok kullandığım zamanlar ise bir misafirliğe gittiğim zaman başkasının terliklerini giyemediğim için terlik götürmek yerine bu patiklerimden götürüp onu giyiyorum. Ben severek kullanıyorum ilk patiğimi çok sevmiştiniz bakalım bunları da beğenecek misiniz?..


Pembe ve krem renklerini ben çok kullandığım için o renklerle ördüm hatta birde kahverengisini de örsem mi ki diye düşünüyorum. Çünkü örümü çok kolay üstelik ayakta da çok şık duruyor. Ayakta nasıl durduğunu göstermek maksadı ile şimdide ayağımdaki hallerini gösteriyorum.





Benden bu günlük bu kadar be kaçarım hepinize öpücükler.

Efem su çiçeği çıkardı

Efem, küçük tosuncuğum şimdi de su çiçeği çıkarıyor :(( bütün aksilikler hastalıklar onu buluyor; zavallı kuzum benim, dün yüzünde küçük küçük böcek ısırığı gibi bir şeyler gördüm. Ama açıkçası fazla dikkate almadım, alerji olmuş herhalde diye. Ama bugün sabah kalktığında bir baktım ki o kırmızılıklar kafasında, sırtında , karın kısmında da çıkmış. Onu o şekilde görünce çok telaşlandım hemen hasta haneye koştum. Doktor baktı 'bu su çiçeği dedi dikkat edin kaşımasın eğer ki karışsa iz kalır' dedi... Ve bize birde şurup yazıp gönderdi. Alttaki resimde hasta hanenin ön kısmındaki parkta çektim. 


Oğluşum şimdilik kaşımıyor iyi gibi normal şekilde televizyonun karşısında çizgi film izliyor umarım en yakın zamanda iyileşir.

Gözleri için ise de bu postumdan okuyabilirsiniz.Doktorlardan onay almıştık son olaraktan narkozdan da onayı alıp, göz doktoruna çıktık. Doktor salı gününe ayarlayıp randevuyu vermişti. Narkoz vurulup, bakılacaktı; ama bugünkü doktor bu şekilde olmaz erteletin dedi. Herhalde bu amali hayat işi yine kalacak, her şeyde bir hayır var derler ya, Allah biliyor. ben kendi kendime: ''Oğlumun narkoz vurulması hayırlı değil ki, sürekli bir şeyler çıkıp erteleniyor'' diye düşünüyorum.

Eşim, göz doktorunu arayıp durumu anlatacak, sonucunun ne olacağını bende bilmiyorum. Allah'a bol bol dua edip oğlum için hangisi hayırlı ise o olsun diyorum. Dostlar sizlerde dualarınızı eksik etmeyin.


Hoşça kalın.

17 Mayıs 2012 Perşembe

SELÜLİTLERE SON!

Selülit, maalesef son yıllarda insanların beynine dünyanın en büyük sorunuymuş gibi kazınıp, insanları çıldırmış gibi birbirinden farklı selülit tedavi yöntemlerine koşturtan bir sorundur. Genelde üst bacak bölgesi, kalçalar ve nadirde olsa göbek-mide bölümünde görülen portakal kabuğu görünümlü bir tür rahatsızlıktır.

Selülit kişinin derisinin altındaki yağ dokusunun çevresinde yer alır ve böylece oluşan selülitler derinin üst kısmından pütür pütür bir görüntüye sebep olur.

Selülit sadece şişmanlamış kadınlarda ortaya çıkan bir durum değildir. Aslına bakarsanız selülitin kilo ile gerçek bir bağlantısı da yok. Kaldı ki birçok zayıf kadının bacaklarında selülit mevcuttur.

Selülit için dünyanın parasını verip kremler almamıza gerek yok. Çünkü o pahalı selülit kremlerin içinde bulunana bir madde ile siz kendinizde hem ucuz hemde etkili bir selülit önleyici yapabilirsiniz. Genellikle selülit kremlerinin içinde yeşil kahve var dünyaca ünlü selülit kremlerinin içinde bulunur. Şimdi size bir selüliti yok eden bilgileri vereceğim.

Selülit oluşum sebebinin en büyük etkeni oraya kan gelmemesi, selülit oluşmaması için öncelikle hergün en az 2 litre su içmeliyiz. Sonrasında ise bol bol hareket etmeliyiz çünkü hareketsiz olan yerde kan dolaşım yapmakta zorlanır.

Selülitli Bölgeyi Düzelten Karışımın Malzemeleri:



  • 1 çay bardağı yeşil kahvenin toz halı (ama sakın kavrulmuş olmayacak kavulmamış yeşil olanının toz hali olmalı)
  • 1 fincan maden suyu
  • 1 çorba kaşığı ozan yağı
  • 1 çorba kaşığı kakao yağı
  • 1 çay kaşığı zencefil yağı
  • 1 çay kaşığı biberiye yağı

Tüm bu malzemeleri hazırlayıp maske kıvamında bir karışım elde etmeliyiz. Hazırladığımız bu karışımı uygulayacağımız yere öncelikle bir limonu ortadan ikiye kesip sürelim. Sürme işlemini yaptıktan sonra hazırladığımız karışımı sürüp, bir sitreçle saralım. onun üzerine de bir tane külotlu çorap giyip selülit hareketlerini yapalım. Özellikle de parmaklarımızın ucu ile 50 defa zıplayalım. Tüm hareketleri yaptıktan sonra bacağımızda ki karışımı dairesel hareketlerle ovarak çıkaralım. Çıkardıktan sonra ise şimdi size vereceğim yağlı karışımı cildimize sürelim. Bu tüm işlemi haftada iki defa tekrarlayalım bir ay sonucunda gözle görülür düzelmelere şahit olacaksınız.


Selülitli Bölgeye Sürülen Yağlar:


  • 1 tatlı kaşığı portakal yağı
  • 1 tatlı kaşığı ozan yağı
  • 1 tatlı kaşığı üzüm çekirdeği yağı
  • 1 tatlı kaşığı kakao yağı
  • 1 çay kaşığı zencefil yağı
  • 1 çay kaşığı biberiye yağı

Tüm bu yağları karıştırdıktan sonra selülitli karışımı çıkardığımız bölgeye sürüp öylece bırakıyoruz.

Hepinize Öpücükler:)

kaynak:kanal 7 kanalı

14 Mayıs 2012 Pazartesi

DUYGUSAL OĞLUM :)

İyi akşamlar sevgili dostlar, 
hepinizin geçmiş anneler günü kutlu olsun, ben önceleri anneler gününden kaçtığımı bu postumda anlatmıştım. Ama artık kaçmıyorum benim iki tane olan kuzucuklarım beni anneler gününü sevmeme neden oldular. Canım kuzucuklarım anneler günü için öyle heycanlıydılar ki anlatamam benim büyük olan Emir kreşte öğretmeninin öğretmesi ile bana kartonlardan bir anneler günü tebrik kartı yapmış. Cuma günü okul tatil olduğu için öğretmeni vermiş bunu annenize anneler günü verin diye ama benim kuzucuğum öyle heycanlıydı ki dayanamayıp cuma günü akşam verdi:))

Pazar günü ise babamız anneler günü olduğu için yarım günlüğüne işe gitmek zorunda kaldı. İşten döndüğünde kapıyı çalar çalmaz, büyük 'anne sen gelme kapıya ben bakarım babamdır' diye hemen koşup kapıyı açtı sonra babasını apar topar yatak odasına götürdü. Ben tabi ki mutfaktan onları görüyorum:)) neyse benim bu romantik oğlum babasına baba annemi pikniğe götürelim o pikniği çok sever demiş eee havada kötü yağmur da yağdı babası olmaz oğlum hava kötü dediysede banane götürelim diye mızmızlanınca tamam demiş.

Eşim benim yanıma gelip hadi aşkım hazırlan da bugün dışarıda piknik yapalım dedi bende 'hayatım olmaz bak saat kaç oldu, hava kötü çocuklar hasta olur' filan dediysem de eşim hadi ama bak oğlun istiyor bugün onun dediği gibi yapalım dedi.:))

Bende akşam yemek için köfte yapmıştım onu evde kızartıp çay demleyip termosa koyup evde ne varsa  Allah ne verdiyse piknik sepetine koydum. Hava soğuk olduğu için montlarımızı filan giyinip gittik. Değişik güzel bir gün geçti canım kuzucuklarım piknik yerinden çiçekler toplayıp bana verdiler:)) beni o kadar çok mutlu ettiler ki anlatamam canım Emir'imin tüm bunları kendi başına düşünüp tasarlaması beni bir ayrı mutlu etti. 

Dediğim gibi o gün hiç hesapta olmadığı için apar topar gittik o yüzden yanımıza fotoğraf makinesini almayı unutmuşuz. O sebepten de o gün ile ilgili resimlerimiz yok:(( çok üzüldüm çünkü o gün ile ilgili fotoğraflar çekip ileride baktıkça sevinmek isterdim ama olmadı. Kısmet değilmiş artık seneye inşallah, benim bu duygulu oğlum büyüdükçe daha bir ince düşünür oldu. Ve bu beni çok mutlu ediyor canım kuzum iyi ki seni doğurmuşum iyi ki sen benim oğlumsun siz oldukça ben tüm günleri severim hiçbir günden kaçmam yeter ki siz benim yanımda olun bu sıcak yuva hiçbir zaman bozulmasın.

Bu resmide Emir şimdi çekti sırf buraya bir resim koymak istedim o da şimdi çekti:)) bakar mısınız oğlum bu fotoğraf çekme işini de bayağı ilerletti. Gün geçtikçe biraz daha büyüyor ve huyu değişiyor daha anlayışlı ve duygusal bir çocuk oluyor.

Hepinize öpücükler.

11 Mayıs 2012 Cuma

BERLİN KAPLANI

Bizim normalde film izleme günlerimiz cumartesi günleridir ama 3-4 haftadır fırsatını bulup oturup ailecek güzel bir film izleyememiştik. O sebepten,  dünde hazır eşim eve erken gelince akşam yemeğinden sonra oturup ailecek film izlemeye karar verdik ama bu sefer öyle korku filmi olmasın çocuklarla birlikte izleyebileceğimiz komedi olsun diye kararlaştırdık.

Film seçimini ise her zaman ki gibi ben yaptım. Benim daha önceden magazin programlarından duyduğum berlin kaplanını merak ediyordum. Nasıl duyduğuma da kısaca değinmek istiyorum. Ferdi Tayfur'un iddiasına göre berlin kaplanını kendinin yazdığını Ata Demirer ondan çaldığını iddia ediyordu. Bu sebepten Ata Demirer'i  dava etmiş....... miş muş miş içeriği biraz uzun ama şimdi onu anlatıp zaman harcamak istemiyorum. 

Film tür olarak her ne kadar komedi yazsa da bence romantik komediydi. Filmden kısaca bahsedecek olursam film,  Berlin ile Türkiye de  geçiyor. Başrol oyuncusu olan Ata Demirer Berlin de boxculukla geçimini sağlıyor. Boxculuk yaparken bir şeyler ters gidiyor ve borçlanıyor o sebepten de başını belaya sokuyor. Diğer taraftan ise Türkiye de amcasının bir pansiyonunu ölmüş babası hatrına yarısını onun üzerine yaptığı ortaya çıkıyor. O sebepten enişte Berline onu almaya gidiyor ve Türkiye ye alıp geliyor. Sırf onun gözünü boyayarak imza attırıp pansiyonu satmak için, Türkiye'ye gelen boxcu  Türkiye de çok romantik anlar yaşıyor. Orada ki kişilerle aralarında gizli bir bağ oluşuyor. Ayrıca bir kıza da aşık oluyor, film bu şekilde ilerliyor.

Film bizim ailecek, çok hoşumuza gitti izlerken çok zevk aldık yeri geldi güldük, yeri geldi duygulandık. Eğer ki aranızda halen izlemeyen kişiler  varsa kesinlikle izlemenizi tavsiye ederim.

Veeee sonuç olarak ise ailecek çoluklu çocuklu bol komedili hemde duygulu bir film izlemek isterseniz BERLİN KAPLANINA bir bakın derim. :))


Hepinize Hayırlı Cumalar.

10 Mayıs 2012 Perşembe

AŞK YEMİNİ KİTABINI ŞİMDİ BİTİRDİM


Aşk yemini bu kitabı şuanda yeni bitirdim o sebepten size sıcağı sıcağına yazmak istedim. Kitap inanılmaz derece akıcı öyle bir büyülü dünyası var ki resmen seni o dünyaya götürüyor. Yazarı barbara scott, size birşey itiraf edeyim mi ben normalde türk yazarlarının kitabını okurdum yabancı yazarlarınkini pek okumazdım bir kitabı alırken önce yazarlarına bakar tanıdık yada daha önce başka kitaplarını okuduğum türk yazarların kitabını alırdım ama AVM ye gittiğimde gözüme ilk çarpan kitap bu oldu önce alıp almamakta tereddüt ettim. Sonrasında ise almaya karar verdim ve kitabı aldım. Okumaya başladım.

 Normalde iki çocuk annesi olduğum için pek kitap okuma vaktim olmuyordu ama bu kitabı okumaya başlayınca devamlı ne olacağını merak ettiğim için okuma zamanlarını resmen oluşturdum. Her fırsatta kitabı okumaya koyuldum veeee bitirdim.

İsterseniz şimdide size kitabın içeriğinden biraz bahsedeyim. Ama önce size birşey sormak istiyorum 'İlk görüşte aşka inanıyor musunuz?' eğer ki cevabınız evet ise bu kitabı kesinlikle okuyun ama yok inanmam derseniz o zaman illaki okuyun demem:))

Kitapta, Morgan tiyatrocu bir ailenin kızı annesi ve babası ayrılmış babasının yanında kalıyor. Tiyatroya babasının yanına gelirken orada gördüğü Danieli ilk gördüğünde aşık olmuştur, ancak aşık olduğu adam bir başkası ile evlidir. Başarıcı bir tiyatrocu olan Daniel turneler çıkar ve seneler boyunca genç kız onu göremez. Morgan aradan yıllar geçmesine rağmen Danieli bir türlü aklından çıkaramamış ve başka bir erkeği sevememiştir. 

Tam umudunu kaybetmek üzere iken bu geçen sürede eşini kaybeden  ve bir oğlu olan Daniel ve Morganın yolları bir kez daha kesişir. Beklenmedik birşey olur ve Daniel Morgana evlenme teklifi eder. Ancak bu evlilik normal bir aşk evliliği değil anlaşmalı bir evlilik olacaktır. Morgan yıllarca hayalini kurduğu nikah masasında kendini bulur. 

Ancak Morgan ilk başlarda beklediği mutluluğu bulamaz Danielin eski eşinin vede Danielin karanlık geçmişi ile uğraşır veee sonuç olarak ise Daniel Morgana aşık olur ve bir kız çocukları olur. 

Ben size kısa olarak kitabın konusundan bahsettim ama asıl içeriğinde daha çok olaylar oluyor çok değişik entrigalar ve aşklar bu kitapta sizi bekliyor . Kitabı okumaya başlayınca anlayacaksınız, benim gibi kitabın büyüsüne kapılıp kurtulamayacaksınız. O sebepten ben okumanızı şiddetle tavsiye ederim.:)))

Hepinize öpücükler.

8 Mayıs 2012 Salı

KORKU


Korku, çoğu insanların ben hiç bir şeyden korkmam diyerek yaşamasına rağmen hayatında devamlı olarak bir şeylerden korkarak yaşarlar.

Örnek verecek olursak, kaybetmekten korktuğu için, sevmekten korkuyor.

Sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye layık görmediği için.

Düşünmekten korkuyor, derinlere gitmekten korktuğu için.

Duygularını ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktuğu için.

Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğinin kıymetini bilmediği için.

Unutulmaktan korkuyor, dünyaya kalıcı birşey bırakamadığı için.

Ölmekten korkuyor, yaşarken bir sürü hataları olduğunu bildiği için.

Veeee yaşamaktan korkuyor, bu hayatta kendisi için değilde başkalarına göre yaşadığı için.

Peki dostlar sizin bu hayatta yukarıda saydıklarımın dışında korkularınız var mı? Sakın yok demeyin inanmam herkesin bir korkusu vardır. Dökülün bakalım

NELERDEN KORKUYORSUNUZ?....


3 Mayıs 2012 Perşembe

GECİKMİŞ BİR MİM

Sevgili arkadaşım duygu beni mimlemişti ama cevaplamak bir türlü kısmet olmamıştı:( ama canım inan sürekli aklımda idin cevaplayamadığım için rahatsız oluyordum. O sebepten biran önce cevaplayıp rahatlamak istiyorum.

1-KENDİNİ NASIL HİSSEDİYORSUN?

Ben kendimi huzurlu, mutlu, sağlıklı ama Mevlamın bana verdiği bütün bu nimetlere yeteri kadar şükür edemediğimi düşünüyorum.

2-REENKARNASYON GERÇEK OLSA BU DÜNYAYA NE OLARAK DÖNMEK İSTERDİN?

Bu dünyaya geri gelmek diye birşey yoktur o sebepten bunu hiç düşünmedim.


3-VURULDUĞUN DİZİLERDEN AKLINA GELENLER?

Ben bundan 3 ay önce tam bir dizi koliktim tüm dizileri takip ederdim hergün için ayrı bir dizim vardı ama bu olay çocuklar vede ailemiz üzerinde kötü tepkilere yol açınca yasak koyduk, evde dizi izlemiyoruz sadece kurtlar vadisi pusu başka dizi izlemiyoruz.

4-SON ZAMANLARDA İZLEDİĞİN HANGİ FİLMİ EN ÇOK BEĞENDİN?

Benim postlarımı takip edenler bilir bizim evde cumartesi akşamları film izleme günüdür. Malüm iki çocuklu bir anne olduğum için öyle sinemalara gitip film izleme imkanımız olmuyor bizde evde izliyoruz. Şimdi düşündümde aklımda hangi film kalmış diye ilk aklıma gelen film 'musallat 2 lanet' aklıma geldi demek ki en son etkilendiğim film o:)) Bu arada filmdende anlayacağınız üzere tam bir korku ve gerilim filmi hastasıyım.


5-EN SEVDİĞİN ' THE SMİTHS' ŞARKISI HANGİSİ?

:))) Birşey itiraf edeyim mi? o da ne şarkıcı mı ben bu ismi daha yeni duyuyorum. Şimdi netten baktım da şarkıcı bir grupmuş ama şimdi şarkılarını dinleyemeyeceğim çünkü benim ufaklık uyuyor. Uyanınca dinleyeceğim merak ettim nasıl bir grupmuş ki böyle mimlere madde olarak konuluyor. Kim bilir belki bu mim sayesinde bir the smiths hayranı olurum. hahahaaaa


 Veeeee bitti duyguya tekrardan teşekkür ederim bana böyle güzel bir mim ile mimlediği için.

Hepinize öpücükler.